Resulullah(s.a.v)
anlatıyor:
Allah’u Taala
buyurdu ki:Dünya ehlinden sevdiği bir kimseyi aldığım zaman sevabını
bekleyen mü’min kulumun, katımdaki karşılığı ancak cennettir.
(BUHARİ)
Amr b. Şuayb, o da
babasından o da dedesinden anlatıyor: Peygamberimiz (sav) şöyle
buyurdu: “Herhangi bir kimsenin izinlerini almaksızın iki kişi arasına
oturması helal değildir. Ebu Davud’ un diğer bir rivayeti ise: “ Bir
kimse, müsaadeleri olmadıkça iki kişi arasına oturamaz
şeklindedir.(EBU DAVUD)
Allah bana: -ve lesevfe yu’tike Rabbüke fe
terda- Gerçekten Rabbin sana (şefaat makamını) verecek te hoşnut
olacaksın- ayetinden daha ümit verici bir ayet indirmemiştir. O nu
(şefaatimi) ümmetim için kıyamete sakladım.
(RAMUZÜ’L EHADİS/4598)
Allah’ ın cismen ve ahlaken güzel yarattığı kişinin cesedini ateş
katiyen yakmaz.
(RAMUZÜ’L EHADİS/4623)
Hz. Enes
(radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm)
(İran Kisrasına göndermek için) bir mektub yazmıştı. Kendisine: "Onlar
mühürlü olmayan mektubu okumazlar" denildi. Bunun üzerine gümüş bir
mühür yaptırdı. Üzerine Muhammed Resülullah cümlesini kazdırdı.
Cemaate de:
"Ben bir
mühür yaptırdım. Üzerine Muhammed Resülullah kazdırdım, kimse bunu
yüzüğüne kazdırmasın" buyurdu."
Bir
rivâyette şöyle gelmiştir: "Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm) sağ
(eli) ne gümüş bir yüzük taktı. Kaşı Habeşi idi. Karşı avucunun içine
geliyordu." (KÜTÜB-İ SİTTE/2068)
Ebu Bürde,
babası Ebu Musa el-Eş'ari radıyallahu anh'tan naklediyor: "Resûlullah
aleyhissalâtu vesselâm'ın: "Cum'adaki icabet saati imamın minbere
oturduğu anla, namazdan çıkması anına kadar geçen vakittir" dediğini
işittim." (KÜTÜB-İ
SİTTE/4537)
Hz. Enes
radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm'a bir
adam gelip: "Ey Hayru'l-Beriyye (yaratılmışların en hayırlısı)" diye
hitabetmişti. Aleyhissalatu vesselam hemen müdahale etti: "Bu
söylediğin İbrahim aleyhisselâm(ın vasfı)dır."
(KÜTÜB-İ SİTTE/4305)
Yine Ebu
Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm
buyurdular ki: "Ben, dünyada da ahirette de Meryem'in oğluna
insanların en yakınıyım. Benimle onun arasında başka bir peygamber
yok. Peygamberler anneleri ayrı, babaları bir kardeştirler, dinleri de
birdir. (KÜTÜB-İ SİTTE/4313)
İstanbul
-17.09.2004
http://sufizmveinsan.com
|