Allahu Teala (cc) şöyle buyurmuştur:
" Muhakkak o çok şerefli bir Kur'an'dır. Korunmuş bir kitapta
yazlıdır. Ona ancak tertemiz olanlar el sürebilir. O, Alemlerin Rabbi
tarafından indirilmiştir." (Vakıa Süresi/ 77-80)
" Ey insanlar! Size Rabbinizden gerçek bir Bürhan gelmiştir. Ve biz
size apaçık bir nur da göndermişizdir." (Nisa Süresi/ 174)
" İşte biz, sana da böylece emrimizden bir ruh vahyettik. Halbuki
(bundan önce) sen kitap nedir, iman nedir bilmezdin. Fakat biz onu,
kullarımızdan dilediklerimizi kendisi ile hidayete kavuşturacağımız
bir nur yaptık. Şüphesiz ki sen, doğru yolun, yer ve göklerde ne varsa
hepsi kendisinin olan Allah yolunun hidayetçisisin. Dikkat edin! Bütün
işler ancak Allah'a dönüp varır." (Şura Süresi/ 52-53)
Osman (ra)' dan:
Peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuştur: "Sizin en hayırlınız, Kur'an'ı
öğrenip öğreten kimsedir!.." (Buhari, Ebu Davud, Tirmizi)
Aişe Validemiz (r.anha)'den:
" Kur'an'ı ezberleyip iyi bilen kimse, melekut alemindeki hususi bir
sınıf meleklerin derecesindedir. Çalışırken öğrenmek ve ezberlemekte
güçlük çeken kimseye de iki kat ecir vardır." (Buhari, Müslim, Ebu
Davud, Tirmizi)
Ebu Musa (ra)' dan:
Peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuştur:
" Kur'an'ı okuyan mü'min, hem kokusu, hem tadı güzel olan turunç
gibidir. Kur'an'ı okumayan mü'minin misali de hurmadır, kokusu yoktur,
fakat tatlıdır. Kur'an okuyan münafık ise, kokusu güzel, fakat tadı
acı olan fesleğen gibi bitkilere benzer. Kur'an okumayan münafığın
misali de Ebucehil karpuzudur; tadıacı olduğu gibi, kokusu da yoktur."
(Buhari, Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, Nesei)
Ukbe b. Amir (ra) şöyle demiştir:
" Biz Suffe'de oturuyorken, Resulûllah (sav) çıkageldi ve 'Sizden
hanginiz her sabah Butjan, yakut Akik'e gidip de, Allah'a ve akraba
hukukuna karşı bir günah işlemeden oradan büyük hörgüçlü iki deve alıp
dönmek ister?' diye sordu. Bizde, 'Ya Resulûllah, bunu hepimiz
isteriz' dedik. Resulûllah (sav), 'Sizden birinizin, her sabah meclise
gelip, Yüce Allah'ın kitabından iki ayet öğrenmesi, kendisi için iki
deveden daha hayırlıdır. Üç ayet öğrenmesi üç deveden daha hayırlıdır.
Dört ayet öğrenmesi, dört deveden daha hayırlıdır. Bundan daha fazla
ayet öğrenmesi, o sayıda deveden daha hayırlıdır' buyurdu." (Müslim,
Ebu Davud)
Ebu Hureyre (ra)'den:
Peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuştur:
" Kim, ilim tahsili maksadı ile bir yola girerse, Allah ona cennete
götüren yolu kolaylaştırır. Allah'ın Kitabı'nı okumak ve öğrenmek
üzere, Allahın evlerinden birinde toplanan bir topluluk yoktur ki,
onlara imanın artması neticesi bir kalp rahatlığı gelmesin, onları
Allah'ın rahmeti sarmasın, melekler onları çevrelemesin ve Allah
onları nezdinde bulunanlar arasında anmasın." (Müslim, Ebu Davud)
Abdullah b. Amr (ra)'dan:
Peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuştur:
Kur'an ehline; ' Oku, yüksel; dünyada düzgün bir şekilde okuduğun
gibi, oku!' denilecektir. Oku zira buradaki derecen okuduğun son
ayetin sayısına göre yüksek olacaktır. (Ebu Davud, Tirmizi)
Ebu Hureyre (ra)'den:
Peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuştur:
Kur'an kıyamet gününde gelip diyecek: " Ya Rabbi. Onu ( yani Kur'an
ehli olanı) zinetlendir!" Bunun üzerine Kur'an ehline bir şeref tacı
giydirilecek. Sonra Kur'an, "Ya Rabbi, onun zinetini artır!" diyecek.
Bu sefer Kur'an ehline şeref elbisesi giydirilecek. Bundan sonra
Kur'an " Ya Rabbi, ondan razı ol!" diyecek ve kendisine, " Oku ve
yüksel!" denilecek. Her ayet için de bir hasene (sevap) ziyade
edilecektir. (Tirmizi)
Ebu Davud'da şu hadis vardır:
Kim Kur'an'ı ezberler ve hükümlerine göre amel ederse, bu zatın
babasına, kıyamet gününde, ışığı, güneşin bütün dünya evlerindeki
ışığından daha parlak bir taç giydirilecektir. Babasına böyle olursa,
artık kendisinin derecesini düşünün! (Tirmizi)
İstanbul
-02.12.2004
http://sufizmveinsan.com
|