-206-


Resulullah Efendimiz :

“Borcunu zamanında ödemeyen, cezayı da ırzını da helal kılar" buyurmuşlardır.  (HADİS)

"Kimin fikri fazlaysa yemeği azdır, kimin tefekkürü azsa yemeği çok, kalbi de katıdır." buyurmuştur Efendimiz. (HADİS)

Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor:
Resulullah aleyhisselatü vesselam buyurdular ki:
İyi hurmalar adilerinden ayıklandığı gibi siz de ayıklanacaksınız. İyileriniz gidecek, kötüleriniz kalacak. (O devirde kötülerin içinde kalmaktansa) elinizden gelirse hemen ölün (ölün de hayırlı olanı tercih edin). (HADİS) 

Resûlullah Efendimiz :

"Küs halde öldükleri takdirde her iki tarafın da cennete girmeyeceğini " buyurmuşlardır. (HADİS)

Lübâbe Bintu'l-Hâris anlatıyor:

"Hz. Ali'nin oğlu Hasan (radıyallâhu anhümâ), Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın kucağında idi, elbisesine akıttı.

Ben atılıp:
"Ey Allah'ın Resûlü (yeni) bir elbise giy. İzârını da bana ver yıkayayım!" dedim.

Cevaben:
"Kız çocuğun idrarı olsa yıkanırdı; ancak erkek çocuğun idrarı su çilemek suretiyle temizlenir!"
buyurdular." (HADİS) 

Salîheyn'in diğer bir rivâyetinde şöyle gelmiştir:
"Hz. Âişe (radıyallâhu anhâ)'nin yanında namazı bozan şeylerden söz açılmıştı.
Bu meyanda köpek, eşek ve kadının da zikri geçti.

Âişe (radıyallahu anhâ):
"Bizi yine eşeklere ve köpeklere benzettiniz. Vallahi, ben Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ı kıblesiyle arasında yatakta yatar olduğum halde namaz kılarken gördüm.

Benim için ihtiyaç hâsıl olunca oturup onu rahatsız etmek istemezdim, (yatağın) ayak tarafından sıyrılıp çıkardım." (HADİS)

Ebû Saîd (radıyallâhu anh) anlatıyor:
"Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:
"Namazı hiçbir (hâricî) şey bozamaz. İmkanınız nispetinde def etmeye çalışın. Çünkü (bozmak isteyen) şeytandır." (HADİS) 

"Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) ikindiden sonra namaz kılardı; fakat bize men ederdi.

(Oruçta birkaç gün hiç iftar yapmadan) visâlde bulunurdu, fakat bize visâli (iftar yapmadan bir kaç gün oruç tutmayı) yasaklardı." (HADİS)

"Bir grup bir araya gelir, bir kısmı duâ eder, diğer kısmı da âmîn derse Allah Teâla, mutlaka onlara icâbet eder." (HADİS)

17-368-6880:Allah yolunda cihad eden,  hacceden ve umre yapan Allah’ın elçisidir.  Çünkü Allah bunların yapılmasına kulları davet etti,  onlar da icabet ettiler.  Buna mukabil onlarda O’ndan (dilediklerini istediler),  Allah da onlara istediklerini verdi. (HADİS)

İstanbul -16.12.2004
http://sufizmveinsan.com

 

 


Üst Ana sayfa e-mail