-221-


Ebu Tarif Adiyy b. Hatim et-Tai (ra( anlatıyor: “Resulullah (sav)’ı : “Her kim (bir hususta) yemin eder, sonra onun tersini Allah (cc) için takvaya daha yakın görürse, takva olanı yapsın” buyururken işittim. (HADİS)

Ebu Musa (ra) anlatıyor:

Bir keresinde Medine’de bir ev, geceleyin ev halkıyla birlikte yanmıştı. Ev halkının başına gelenler, Resulullah(sav)’a iletilince ‘’şüphesiz bu ateş sizin düşmanınızdır. Uyuyacağınız zaman onu söndürünüz,, buyurdular. (BUHARİ)

Sığır sütü ile tedavi olun, umarım ki Allah onda şifa kılmıştır. Zira sığır her türlü ottan yemektedir.(RAMUZÜ’L EHADİS/3125)

Arslan öfkelenip kükrediğinde ne der bilir misiniz? O şöyle der:

- Allah’ ım beni iyilik severlerden kimseye musallat kılma. (RAMUZÜ’L EHADİS/3128)

Kocasının nikahında olduğu müddetçe, bir kadına malından hibede bulunması câiz degildir. (KÜTÜB-İ SİTTE/5757)

Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Kişi, karşılığı verilmediği müddetçe hibesini geri alma hakkına sahiptir." (KÜTÜB-İ SİTTE/6691)

Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalatu vesselâm buyurdular ki: "Bir meclise oturup hikmetli söz dinleyip, sonra bu meclisten bahsederken işittiği şeylerin sadece kötü kısımlarını anlatan bir kimsenin misali, bir çobana gelip: "Ey çoban, süründen bana bir koyun kes!" deyince, çobandan: "Git en iyisinin kulağından tut al" iznine rağmen gidip sürünün köpeğinin kulağından tutan adamın misalidir." (KÜTÜB-İ SİTTE/7233)

Hz. Ali radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Ebu Bekr ve Ömer, bu ikisi kendilerinden önce ve sonra gelip geçecek peygamberler dışında kalan bütün cennetliklerin olgun yaşta olanlarının efendileri olacaklardır. Ey Ali, bu hususu, hayatta kaldıkları müddetçe onlara haber verme!"  (KÜTÜB-İ SİTTE/5974)

Abdurrahman İbnu Ebi Leylâ anlatıyor: "Babam Ebu Leylâ Hz. Ali radıyallahu anh ile akşamları biraraya gelip sohbet ederlerdi. Hz. Ali, kışta yaz elbiseleri, yazda da kış elbiseleri giyerdi. Biz (babama bunun hikmetini bir) sorsanız! dedik. O da sordu. Ali radıyallahu anh şu açıklamayı yaptı:

"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm, Hayber günü, gözümden rahatsız olduğum bir sırada, bana adam göndererek yanına çağırdı. Ben:

"Ey Allah'ın Resülü dedim, gözlerimden hastayım, (vereceğiniz vazifeyi yapamamaktan endişe ederim)" dedim. Bunun üzerine, gözüme mübarek tükrüklerinden sürüp, bir de: "Allah'ım, ondan sıcak ve soğuğun vereceği rahatsızlıkları kaldır!" diye dua buyurdular. O günden sonra ne sıcakta terledim, ne de soğukta üşüdüm" açıklamasını yaptı." ." (KÜTÜB-İ SİTTE/5983)

İstanbul -15.02.2005
http://sufizmveinsan.com


Üst Ana sayfa e-mail