Ebu Tarif Adiyy b.
Hatim et-Tai (ra( anlatıyor: “Resulullah (sav)’ı : “Her kim (bir
hususta) yemin eder, sonra onun tersini Allah (cc) için takvaya daha
yakın görürse, takva olanı yapsın” buyururken işittim. (HADİS)
Ebu Musa (ra)
anlatıyor:
Bir keresinde
Medine’de bir ev, geceleyin ev halkıyla birlikte yanmıştı. Ev halkının
başına gelenler, Resulullah(sav)’a iletilince ‘’şüphesiz bu ateş sizin
düşmanınızdır. Uyuyacağınız zaman onu söndürünüz,, buyurdular.
(BUHARİ)
Sığır sütü ile tedavi olun, umarım ki
Allah onda şifa kılmıştır. Zira sığır her türlü ottan
yemektedir.(RAMUZÜ’L EHADİS/3125)
Arslan öfkelenip kükrediğinde ne der bilir misiniz? O şöyle der:
- Allah’ ım beni iyilik severlerden
kimseye musallat kılma. (RAMUZÜ’L EHADİS/3128)
Kocasının nikahında olduğu müddetçe, bir
kadına malından hibede bulunması câiz degildir. (KÜTÜB-İ SİTTE/5757)
Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor:
"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Kişi, karşılığı
verilmediği müddetçe hibesini geri alma hakkına sahiptir." (KÜTÜB-İ
SİTTE/6691)
Hz. Ebu
Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalatu vesselâm
buyurdular ki: "Bir meclise oturup hikmetli söz dinleyip, sonra bu
meclisten bahsederken işittiği şeylerin sadece kötü kısımlarını
anlatan bir kimsenin misali, bir çobana gelip: "Ey çoban, süründen
bana bir koyun kes!" deyince, çobandan: "Git en iyisinin kulağından
tut al" iznine rağmen gidip sürünün köpeğinin kulağından tutan adamın
misalidir." (KÜTÜB-İ SİTTE/7233)
Hz. Ali radıyallahu anh anlatıyor:
"Resülullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Ebu Bekr ve Ömer,
bu ikisi kendilerinden önce ve sonra gelip geçecek peygamberler
dışında kalan bütün cennetliklerin olgun yaşta olanlarının efendileri
olacaklardır. Ey Ali, bu hususu, hayatta kaldıkları müddetçe onlara
haber verme!" (KÜTÜB-İ SİTTE/5974)
Abdurrahman İbnu
Ebi Leylâ anlatıyor: "Babam Ebu Leylâ Hz. Ali radıyallahu anh ile
akşamları biraraya gelip sohbet ederlerdi. Hz. Ali, kışta yaz
elbiseleri, yazda da kış elbiseleri giyerdi. Biz (babama bunun
hikmetini bir) sorsanız! dedik. O da sordu. Ali radıyallahu anh şu
açıklamayı yaptı:
"Resûlullah
aleyhissalâtu vesselâm, Hayber günü, gözümden rahatsız olduğum bir
sırada, bana adam göndererek yanına çağırdı. Ben:
"Ey Allah'ın Resülü dedim,
gözlerimden hastayım, (vereceğiniz vazifeyi yapamamaktan endişe
ederim)" dedim. Bunun üzerine, gözüme mübarek tükrüklerinden sürüp,
bir de: "Allah'ım, ondan sıcak ve soğuğun vereceği rahatsızlıkları
kaldır!" diye dua buyurdular. O günden sonra ne sıcakta terledim, ne
de soğukta üşüdüm" açıklamasını yaptı." ." (KÜTÜB-İ SİTTE/5983)
İstanbul
-15.02.2005
http://sufizmveinsan.com
|