İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ)
anlatıyor: Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdularki: "Cum'a
günü biriniz (mescitte) uyuklayacak olursa oturduğu yeri değiştirsin.
'' (KÜTÜB-İ
SİTTE/2869)
Hz. Câbir
radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm :
"Cennet ehli cennette yerler ve içerler. ancak tükürmezler, küçük ve
büyük abdest bozmazlar, sümkürmezler de!" buyurmuştu. Ashab: "Peki
yedikleri ne olur?" diye sordular. Aleyhissalatu vesselam:
"Geğirmek ve misk sızıntısı gibi ter!
Onlara tıpkı nefes ilham olunduğu gibi tesbih ve tahmid ilham olunur."
(KÜTÜB-İ SİTTE/5094)
İbnu Mes'ud
(radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)
buyurdular ki: "Rabbimiz, Allah yolunda savaşan şu kimseye taaccüb
etmiştir: Arkadaşları hezimete uğra(yıp kaçmış)tır. Ancak O, (kaçmanın
haram olduğunu düşünerek) kendisine düşen sorumluluğun idrakiyle geri
dönerek, öldürülünceye kadar düşmanla çarpışmıştır. Bunun üzerine Aziz
ve Celil olan Allah, meleklere (iftiharla) şöyle der: "Şu kuluma
bakın, benim nezdimde olan mükâfaatı) düşünüp katımda olan (cezâdan)
korkarak geri döndü, öldürülünceye kadar savaştı."
(KÜTÜB-İ SİTTE/996)
Abdü'l-Habîr İbnu Kays İbni Sabit İbni
Kays İbni Şemmâs an ebîhi an ceddihi (radıyallahu anh) anlatıyor:
"Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'a Ümmü Hâlid adında bir kadın
yüzü örtülü olduğu halde gelerek Allah yolunda öldürülmüş olan oğlu
hakkında sormak istedi. Ashab'tan biri kadına: "Sen, yüzü örtülü
olduğun halde gelip oğlundan mı soracaksın?" dedi. Kadın: Oğlumu
kaybetti isem de hayamı kaybetmedim" dedi.
Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) kadına:
" Oğlun iki şehid mükâfatı elde etmiştir!" dedi. kadın:
" Bunun sebebi nedir, ey Allah'ın Resûlü?" diye sorunca şu cevabı
verdi:
" Çünkü onu Ehl-i Kitap öldürdü!" (HADİS)
Herkes ne için
yaratılmışsa ona müyesser olur. (İNSAN-I KAMİL/ S.710)
Mümine lanet okumak
onu öldürmek gibidir. (HADİS)
İyiler anılınca
gökten rahmet iner. (TEZKİRETÜ’L-EVLİYA CİLT /I S.47)
Hayra dair herhangi
bir şeye kavuşan kimse, onu mutlu bilsin ve faydalanmaya baksın; çünkü
onun ne zamana kadar açık kalacağını bilemez. (FETHU’R- RABBANİ /S.45)
İstanbul -27.05.2005
http://sufizmveinsan.com
|