(İstihare
namazı) : Hz. Câbir (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah
(aleyhissalâtu vesselâm) bize, Kur'an'dan bir sûre öğrettiği gibi her
işte istiharede bulunmamızı öğretirdi. Derdi ki:
"Biriniz
bir işi yapmaya arzu duyduğu zaman, farzlar dışında iki rek'at namaz
kılsın, sonra şu duayı okusun: "Allahım, senden hayır taleb ediyorum,
zira sen bilirsin. Senden hayrı yapmaya kudret taleb ediyorum, zira
sen vermeye kadirsin, Rabbim yüce fazlını da taleb ediyorum. Sen her
şeye kadirsin, ben âcizim. Sen bilirsin, ben câhilim. Sen gayıbları
bilirsin.Allahım, eğer biliyorsan ki bu işi bana dinim, hayatım ve
sonum için -veya hal-i hazırda ve ileride demişti- hayırlıdır, bunu
bana takdir et ve yapmamı kolay kıl. Sonra da onu hakkımda mübarek
kıl. Eğer bu işin, bana dinim, hayatım ve âkıbetim için -veya hal-i
hazırda ve ileride dedi- zararlıdır; onu benden çevir, beni de ondan
çevir. Hayır ne ise bana onu takdir et, sonra da bana onu sevdir!"Hz.
Câbir dedi ki: "Bu duadan sonra yapacağı işi zikrederdi." (KÜTÜB_İ
SİTTE/9-399 / 3091)
Rasûlullah
Efendimiz buyurdular ki :
"Bir iş için istihâre edince yedi kere tekrarla. Sonra kalbine ilk
gelen hususa dikkat et, zira hayır ondadır." (KÜTÜB_İ SİTTE/9-401.)
(Hacet
Namazı) : Abdullah İbnu Ebi Evfâ (radıyallahu anhümâ) anlatıyor:
"Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Kimin Allah'a
veya herhangi bir insana ihtiyacı hâsıl olursa önce abdest alsın,
abdesti de güzel yapsın, sonra iki rek'at namaz kılsın, sonra Allah
Teâla Hazretlerine senâda bulunsun, Resûlullah (aleyhissalâtu
vesselâm)'a salât okusun, sonra şu duayı okusun:"Halîm, kerîm olan
Allah'tan başka ilâh yoktur. Arş-ı Azam'ın Rabbi noksan sıfatlardan
münezzehtir. Hamd âlemlerin Rabbine âittir. Rahmetine vesile olacak
amelleri, mağfiretini celbedecek esbabı (hakkımda yaratmanı) taleb
ediyor, her çeşit günahtan koruman için yalvarıyor, her çeşit
iyilikten zenginlik, her çeşit günahtan selâmet diliyorum. Rabbim!
Affetmediğin hiçbir günahımı, kaldırmadığın hiçbir sıkıntımı bırakma!
Hangi amelden razı isen onu ver, ey rahim olan, bana en ziyade rahmet
gösteren Rabbim!" (KÜTÜB_İ SİTTE/9-402 / 3092)
(Tesbih
namazı) : İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) ve Ebu Râfi (radıyallahu
anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) Abbâs İbnu
Abdilmuttalib (radıyallahu anh)'e dediler ki:
"Ey Abbâs, ey
amcacığım! Sana bir iyilik yapmayayım mı? (48) Sana bağışta
bulunmayayım mı? Sana ikram etmeyeyim mi? Sana on haslet(in
hatırlatmasını) yapmayayım mı? Eğer sen bunu yaparsan, Allah senin
bütün günahlarını önceki-sonraki, eskisi-yenisi, hatâen
yapılanı-kasden yapılanı, küçüğünü-büyüğünü, gizlisini-alenîsini yâni
hepsini affeder. Bu on haslet şunlardır: Dört rek'at namaz kılarsın,
her bir rek'atte Fâtiha sûresi ve bir sûre okursun. Birinci rek'atte
kıraati tamamladın mı, ayakta olduğun halde onbeş kere "Subhanallahi
velhamdülillahi ve lâilahe illallahu vallahu ekber" diyeceksin. Sonra
rükû yapıp, rükûda iken aynı kelimeleri on kere söyleyeceksin, sonra
başını rükûdan kaldıracaksın, aynı şeyleri onar kere söyleyeceksin.
Sonra secde edip, secdede iken onları onar kere söyleyeceksin. Sonra
başını secdeden kaldıracaksın, onları onar kere söyleyeceksin. Sonra
tekrar secde edip aynı şeyleri onar kere söyleyeceksin. Sonra başını
kaldırır, bunları on kere daha söylersin. Böylece her bir rek'atte
bunları yetmişbeş defa söylemiş olursun.Aynı şeyleri dört rek'atte
yaparsın. Dilersen bu namazı her gün bir kere kıl. Her gün yapamazsan
haftada bir kere yap, haftada yapamazsan her ayda bir kere yap. Ayda
olmazsa yılda bir kere yap. Yılda da yapamazsan hiç olsun ömründe bir
kere yap." (KÜTÜB_İ SİTTE/9-404,405 / 3093)
İbnu Mes'ud
(radıyallahu anh) buyurdular ki:
"Hiçbirinizin; namazından şeytana bir pay kalmamalıdır. Herkes
namazdân çıkarken, sağından kalkmanın üzerine bir vecibe olduğunu
sanır. Halbuki ben Resûlullah'ın çok kere solu üzerinden kalktığını da
gördüm." (KÜTÜB_İ SİTTE/9-405 / 3094)
Hz. Aişe
(radıyallahu anhâ) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın
ayakta ve otururken su içerken gördüm, yalınayak ve ayakkabılı olduğu
halde namaz kılarken gördüm. Namazdan sağı ve solu üzerine ayrılırken
de gördüm." (KÜTÜB_İ SİTTE/9-405 / 3095)
Osman İbnu
Ebî'l-As (radıyallahu anh) anlatıyor:
"Ey
Allah'ın Resûlü dedim, şeytan benimle namazımın ve kıraatimin arasına
girip kıraatimi iltibas etmeme sebep oluyor, (ne
yapayım?)"Aleyhissalâtu vesselâm bana şu cevabı verdi:
"Bu Hınzeb
denen bir şeytandır. Bunun geldiğini hissettin mi ondan Allah'a sığın.
Sol tarafına üç kere tükür!"(Osman İbnu Ebî'l-As) der ki:
"Ben bunu
yaptım, Allah Teâla Hazretleri onu benden giderdi." (KÜTÜB_İ
SİTTE/9-415 / 3106)
Hz. Ebu
Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah'ı (aleyhissalâtu
vesselâm) buyurdular ki:
"Ademoğlunun
her ameli katlanır. (Zira Cenab-ı Hakk'ın bu husustaki sünneti şudur:)
Hayır ameller en az on misliyle yazılır, bu yediyüz misline kadar
çıkar. Allah Teâla Hazretleri (bir hadis-kudsîde) şöyle buyurmuştur:
"Oruç bu kaideden hariçtir. Çünkü o sırf benim içindir, ben de onu
(dilediğim gibi) mükâfaatlandıracağım. Kulum benim için şehvetini,
yiyeceğini terketti.""Oruçlu için iki sevinç vardır: Biri, orucu
açtığı zamanki sevincidir, diğeri de Rabbine kavuştuğu zamanki
sevincidir. Oruçlunun ağzından çıkan koku (halûf), Allah indinde misk
kokusundan daha hoştur." (KÜTÜB_İ SİTTE/9-419 / 3107)
İstanbul
-02.11.2005
http://sufizmveinsan.com
|