-336-


Ebu zerr (r.a) den rivayetine göre Allah Resulü şöyle buyurmuştur; “Hiçbir arab atı yoktur ki her fecr vakti dua etmesine izin verilip şu iki duayı yapmasın; Ey Allah’ım, Sen beni ademoğlundan verdiğine verdin. Beni onun sevdiği ailesi ve malından kıl. Veya; Ona en sevgili ailesi ve malı kıl. (İBN KESİR CİLT VII /S.3333)

İçinde cins at bulunan ev,  harab olmaz. (İBN KESİR CİLT VII/ S.3333)

Fazla kederlenme, mukadder ne ise o olur, rızkın (ne ise) gelir. ( RAMUZÜL EHADİS/5954)

Ebu Said Abdurrahman b. Semure (ra) anlatıyor: Resulullah (sav) bana hitaben;

“Ey Abdurrahman b. Semure! Emir olmayı isteme. Çünkü eğer kendi talebin olmaksızın idarecilik sana verilirse, bu konuda yardım görürsün. Fakat kendi isteğinle vazife sana verilirse, onunla baş başa kalırsın. Herhangi bir konuda yemin eder de daha sonra bunun aksinin daha hayırlı olduğunu görürsen hayırlı olanı yap, yeminin kefaretini yerine getir” buyurdu. (BUHARİ, MÜSLİM)

Enes b. Malik'in (r.a.) anlattığına göre:
Bir adam: Ey Allah'ın Resulü! Kâfir Kıyamet gününde yüzüstü nasıl haşrolunur? diye sordu. Allah Resulü: Dünyada onu iki ayağı üzerine yürüten Kıyamet gününde yüzüstü yürütmeğe kadir değil midir? buyurdular. (HADİS)

Yine Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:

"Hz. İbrahim aleyhisselâm, Kıyamet günü, babası Azer'i (yüzü) üzerinde bir siyahlık ve toz toprak olduğu halde görür. Babasına:

"Ben sana dünyada iken, "Bana, âsi olma!" demedim mi?" der. Babası ona:

"İşte bugün ben artık sana âsi olmayacağım!" der. Bunun üzerine İbrahim aleyhisselâm:

"Ey Rabbim! Sen yeniden diriltilme gününde beni rüsvay etmeyeceğini vaadetmiştin. Rahmetten uzak babamın halinden daha rüsvay edici başka ne var?" diye yakarır. Allah Teâla Hazretleri:

"Ben cenneti kâfirlere haram kıldım!" cevabında bulunur. Sonra şöyle nida edilir:

"Ey İbrahim, ayaklarının altında ne var, biliyor musun?" İbrahim yere bakar ve kana bulanmış bir sırtlan görür. Derhal ayaklarından tutulup ateşe atılır. (İşte bu, İbrahim'in Cerîr İbnu Abdillah radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm bir babasıdır, o çirkin surete sokulmuştur)." ( KÜTÜB-İ SİTTE /5114)

Cerîr İbnu Abdillah radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm bir dolunay gecesi, aya baktı ve:

"Siz şu ayı gördüğünüz gibi, Rabbinizi de böyle perdesiz göreceksiniz ve O'nu görmede bir sıkışıklığa düşmeyeceksiniz (herkes rahatça görecek). Artık, güneşin doğma ve batmasından önce hiç bir namaz hususunda size galebe çalınmamasına gücünüz yeterse bunu yapın (namazları vaktinde kılın, vaktini geçirmeyin)."

Cerir der ki: "Resûlullah, sonra şu ayeti okudu: "Rabbini güneşin doğmasından ve batmasından önce hamd ile tesbih et" (Tâ-ha 13). ( KÜTÜB-İ SİTTE /5121)

Ebu Sa'id radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Hasan ve Hüseyin, cennet ehlinin iki gencidir." ( KÜTÜB-İ SİTTE /4397)

    İstanbul -07. 11.2006
http://sufizmveinsan.com


Üst Ana sayfa e-mail