| 
           
          Allah Resulu 
          (s.a.v); Mescidleri ta’mir edenler; ancak ve ancak Allah’ın 
          dostlarıdır, buyurmuşlardır. (İBN KESİR CİLT VII S/3435) 
          
          Muaz İbn Cebel’den 
          rivayetine göre; Hz Peygamber (s.a)  şöyle buyurmuştur; Şeytan,  
          sürüden ayrılıp uzaklaşan  koyunu kapan koyun kurdu gibi insanın 
          kurdudur. Parçalanmaktan ve ihtilafa düşmekten sakınınız. Cemaate, 
          topluluğa ve mescide sarılınız. (İBN KESİR CİLT VII S/3435) 
          
          Günahkarlar ateşte imanlarının eksikliği 
          nispetinde azap görürler.
          
          ( RAMUZÜL 
          EHADİS/6335) 
          
          
          Ebu 
          Hureyre'den (r.a.) 
          bildirildiğine göre:  
          Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurmuştur: 
          "Asla hiçbir iyilik yapmamış olan bir adam ailesine: Öldüğüm zaman 
          beni yakın. Sonra külünün yarısını karaya, yarısını da denize doğru 
          savurun. Allah'a yemin ederim ki eğer Allah ele geçirmeğe kadir olursa 
          alemlerden hiç bir kimseye azap etmediği bir azaba çekecektir, dedi. 
          Bu kimse öldüğü zaman emrettiği işleri yaptılar. Neticede Allah karaya 
          emretti. Kara hemen kendisinde bulunanları topladı. Allah deryaya 
          emretti, o da derhal kendisinde bulunanları toplayıverdi. Sonra Allah 
          o kimseye: Bunu niçin yaptın? diye sordu. Adam: Senden korktuğumdan 
          dolayı ya Rabb! Sen daha iyi bilirsin! dedi. Bunun üzerine Allah onu 
          affetti."(MÜSLİM) 
          
          
          
          Abdullah b. Mesûd (r.a.) 
          anlatıyor:  
          Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurdu: "Allah 
          kadar medh ve sena olunmayı seven hiç bir kimse yoktur. Bunun için 
          Allah kendisini medh etmiştir. Allah'tan daha kıskanç hiç bir kimse de 
          yoktur. Bundan dolayı Yüce Allah bütün çirkin fiilleri haram 
          kılmıştır." (MÜSLİM) 
          Hz. Enes 
          radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm: 
          "Mü'mine cennette şu şu kadar (kadınla) cima gücü verilir!" 
          buyurmuşlardı. Kendisine:  
          "Ey 
          Allah'ın Resûlü! Buna tâkat getirilebilir mi?" diye soruldu. 
           
          "Yüz 
          (kişinin) gücü verilir! (Böyle olunca takat getirir!)" buyurdular." ( 
          KÜTÜB-İ SİTTE /5098) 
          
          el-Hudri radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm 
          buyurdular ki:  
          
          "Kıyamet günü arz, tek bir çörek olacak. Cebbâr (olan Allah Teâla 
          hazretleri), onu, cennetliklere azık olarak elinde çevirecektir, tıpkı 
          sizin sefer sırasında çöreğinizi çevirdiğiniz gibi!" Bu sırada bir 
          yahudi gelerek:  
          "Ey 
          Ebu'l-Kâsım! Rahman (olan Allah) seni mübarek kılsın! Kıyamet günü 
          cennet ehlinin (iştah açıcı) ikramı ne olacak haber vereyim mi?" dedi. 
          Efendimiz:  
          "Söyle 
          bakalım!" buyurdular. Adam, tıpkı Aleyhissalâtu vesselâm'ın söylediği 
          gibi:  
          "Arz, 
          tek bir çörek olur!" dedi. Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm bize 
          baktılar. Sonra azı dişleri görününceye kadar tebessüm buyurdular ve:
           
          "Peki 
          cennet ehlinin katıklarını sana haber vereyim mi?" dediler. Adam: 
          "Buyurun!" dedi. Aleyhissalatu vesselam:  
          "Bâlâm 
          ve nûn!" buyurdular. Adam:  
          "Bu 
          nedir?" dedi. Aleyhissalatu vesselam:  
          "Öküz 
          ve balıktır. Bunların ciğerlerinin kenarından yetmişbin kişi yer" 
          buyurdular." ( KÜTÜB-İ SİTTE /5099) 
          İbnu 
          Mes'ud radıyallahu anh anlatıyor: "Şu ayet indiği zaman (mealen): 
          "İman edip güzel işler yapanlar, haramdan sakınıp iman ederek güzel 
          işler yaptıkları, sonra yine haramdan kaçınmaya devam edip imanlarında 
          sebat ettikleri, sonra da takvayı kalplerinde iyice kökleştirip 
          iyilikte bulundukları takdirde, onların, haram şeyleri, henüz haram 
          kılınmazdın önce tatmış olmalarından dolayı üzerlerine bir günah 
          yoktur. Zira Allah iyilik yapanları ve iyi kullukta bulunannları 
          sever" (Maide 93) Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm bana: "sen 
          bunlardan birisin" buyurdu." ."( KÜTÜB-İ SİTTE /4410) 
          
          
              İstanbul 
          -22. 
          
          11.2006 
          
           
          http://sufizmveinsan.com 
         
        
          
          
        
         
        
          |