Allah
adına size sığınan kimseyi koruyunuz. Allah adına isteyene
veriniz. Sizi (meşru bir yere) davet edene ise icabet ediniz. Kim de
size bir iyilik yaparsa ona mukabelede bulununuz; şayet ona
mukabelede bulunamazsanız kendisine bil mukabele bulunduğunuza
kanaat getirinceye kadar ona dua ediniz. (RİYÂZ’ÜS SÂLİHÎN/1-1722)
Ramazan’dan
sonra en faziletli oruç Allah (celle celaluhu)’ın ayı olan
Muharrem’in orucudur. Farz namazından sonra en faziletli namaz da
gece namazıdır. (RİYÂZ’ÜS SÂLİHÎN/1-1246)
Münafığa
“efendi(m)” demeyiniz. Eğer o efendi olursa muhakkak ki yüce
olan Rabbinizi öfkelendirmiş olursunuz. (RİYÂZ’ÜS SÂLİHÎN/1-1725)
Benim
Hak Teala Hz. ile bir vaktim vardır ki oraya Nebiyy-i Mürsel ve
Melek-i Mukarreb sığmaz. (FİHİ MÂ-FİH/S.14)
Allah
örtülüdür. Örtünmeyi ve utanmayı sever. İçinizden biri yıkanacağı
zaman örtünsün. (GUNYET-ÜT TALİBİN/S.81)
Uzlet
köşenize çekiliniz. Bu ibadettir. (GUNYET-ÜT TALİBİN/S.104)
Mümin
evinde oturandır. (GUNYET-ÜT TALİBİN/S.104)
Kim
ailesine Aşure günü geniş (cömert) davranırsa Allah da ona
senenin geri kalan günlerinde geniş davranır. (KÜTÜB-İ SİTTE/3234)
Sadaka
verin. Kişinin eline parayı alıp sadaka olarak vermek üzere çıktığı
ve fakat kendisine bağışta bulunulan kimsenin "Bunu dün
getirmiş olsaydın kabul ederdim, ama şu anda ona ihtiyacım yok''
diye cevap vereceği ve böylece sadakasını kabul edecek bir kimseyi
bulamadan sadakası elinde olduğu halde geri döneceği zaman yakındır.
(KÜTÜB-İ SİTTE/3235)
İbnu
Amr İbni'l-As radıyallahu anhümâ anlatıyor: "Medine'de doğan
bir adam Medine'de ölmüş idi. Resülullah aleyhissalâtu vesselâm
namazını kıldırdı, sonra da: "Keşke doğduğu yerden başka
bir yerde ölseydi!" buyurdu. Oradakiler "Niçin?" diye
sorunca açıkladı:
"Kul doğduğu yerin dışında ölürse, cennette doğduğu
yerle eserinin kesildiği (ecelinin geldiği) yerin arası mukayese
edilir!" (KÜTÜB-İ SİTTE/5455)
İbnu'l-Firasî
anlatıyor: "Ben ava çıkmıştım. Yanımda içine su koyduğum
bir kırbam vardı. Deniz suyu ile ebdest aldım. Durumu Aleyhissalâtu
vesselâm'a sordum. Bana: "Denizin suyu temizdir, meytesi (ölüsü)
de helaldir!" cevabını verdi. (KÜTÜB-İ SİTTE/6076)
Übey
İbnu Ka'b radıyallahu anh anlatıyor "Resûlullah aleyhissalâtu
vesselâm su getirtip (uzuvlarını) birer birer yıkayarak abdest aldı.
"İşte bu abdest vazifesidir!" buyurdu. Yahut da: "İşte
bu, yapmadığı taktirde, Allah'ın namazını kabul etmeyeceği, kişinin
(yapması gereken asgari) abdestidir!" buyurdu. Sonra ikşer ikişer
yıkayarak abdest aldı. Sonra:
"Bu da, Allah'ın ücretini iki hisse verdiği kişinin
abdestidir!" buyurdu. Üçer sefer yıkayarak abdest aldı ve:
"İşte bu benim ve benden önceki peygamberlerin
abdestidir!" buyurdu. (KÜTÜB-İ SİTTE/6086)
İstanbul
- 06.03.2003
http://gulizk.com
|