Süfyan’ın İbn Ebu Necih’den,
onunda Mücahid’den rivayetinde o şöyle demiştir; Medine’ye giderken
İbn Ömer’e arkadaşlık ettim. Onun Allah Resulü (sav)’ nden şu bir tek
hadisten başkasını rivayet ettiğini işitmedim. Dedi ki; Biz Allah
Resulü (sav) nın yanındaydık. Ona hurma (veya hurma göbeği)
getirilmişti. Ağaçlardan Müslüman kişinin benzeri olan ağaç nedir?
buyurdu. Ben; O, hurmadır, demek istedim baktım ve gördüm ki kavmin en
küçüğü benim sustum. Allah Resulu (sav); o hurmadır, buyurdu.
(İBN KESİR CİLT VIII /S.4313)
Her kul,
öldüğü hal üzere kabirde diriltilir. Mü’min imanı üzere, münafık da
münafıklığı üzere.
(İBN
KESİR CİLT VIII /S.4318)
Peygamberimiz, kızı Hz Fatıma’ ya.”Ey kızım, sabah uykusunu terk et,
Rabb’inin rızkına hazır bulun, gafiller zümresinden olma. Cenabı Hak
insanların rızkını fecirle güneşin doğacağı arasındaki vakitte taksim
eder. (İLAHİ EMİRLER/ S.140)
İbn Abbas
(r.a) dan rivayet edilmiştir; “Resulullah (sav), kabın içine nefes
almayı ve kaba üflemeyi menetti.” (TİRMIZİ CİLT III/ No.1950)
Peygamberimiz (sav)’in hizmetinde bulunan Selman şöyle demiştir;
Baş
ağrısından şikayet eden bir kimse yoktur ki, Peygamberimiz (sav)
kendisine, “Kan aldır!” diye tavsiyede bulunmasın. Ayaklarındaki
ağrıdan şikayet edene de, “Ayaklarına kına yak!” demesin.
(EBU
DAVUD)
Enes (ra)
şöyle demiştir;
Peygamberimiz (sav) Fetih gününde, başında miğfer olduğu halde
Mekke’ye girdi. Kendisine; İbn-i Hatal (Allah’a ve Ka’be’ye sığınmak
üzere) Ka’be’nin örtülerine yapışmış dediler Peygamberimiz (sav); Onu
öldürün diye emretti. (Çünkü o irtidad etmişti.)
(HADİS)
Nu'mân İbnu Beşir (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah
(aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Dua, ibadettir", sonra şu
ayeti okudu: "Rabbiniz: Bana dua edin ki size icâbet edeyim. Bana
ibâdet etmeyi büyüklüklerine yediremeyenler var ya, alçalmış ve hakir
olarak cehenneme gireceklerdir" buyurmuşlardır" (Mü'min, 69). (KÜTÜB-İ
SİTTE / 463)
İbnu
Abbâs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Dinde zorlama yoktur" (Bakara
256) ayeti Ensar hakkında inmiştir. Şöyle ki: Medine'de çocuğu
yaşamayıp ölen kadınlar, "çocuğum yaşarsa Yahudi dini üzerine
yetiştireceğim" diye adakta bulunurdu. Benu Nadîr Yahudileri
Medine'den sürüldükleri vakit, bunlar arasında Yahudileştirilmiş çok
sayıda Ensâr çocuğu vardı. Ensarîler: "Çocuklarımızı onlara
terketmeyiz" dediler. Bunun üzerine Cenab-ı Hakk: "Dinde zorlama
yoktur, artık iman ile küfür apaçık meydana çıkmıştır..." (Bakara)
ayetini inzal buyurdu." ." (KÜTÜB-İ SİTTE / 502)
Şakik İbnu Utbe, Berâ İbnu'l-Âzib (radıyallahu anhüma)'ten
naklettiğine göre, demiştir ki: "Önce şu ayet nazil oldu: "Namazlara
ve bilhassa ikindi namazına devam edin." Resûlullah (aleyhissalâtu
vesselâm) bunu bize Allah'ın dilediği müddetçe okudu. Sonra Allah bunu
neshetti ve şu ayeti indirdi: "Namazlara ve bilhassa orta namazına
devam edin." Şakik'in yanında oturmakta olan bir zat kendisine: "Öyle
ise bu ikindi namazıdır." Berâ dedi ki: "Ben bu âyetin nasıl nazil
olduğunu Allah'ın nasıl neshettiğini sana haber verdim." (KÜTÜB-İ
SİTTE / 493)
İstanbul
-29. 08.2007
http://sufizmveinsan.com
|