Şeytan ademoğlunun kalplerinde dolaşmasaydı, onlar gökler aleminin gizliliklerini görürlerdi. (İHYA-İ ULUMUDDİN CİLT I, S; 649)
Şüphesiz oruç bir emanettir. Her biriniz bu emaneti korusun. (İHYA-İ ULUMUDDİN CİLT I, S; 667)
Sıla bin Züfer (Radtyallâhü anh) den: Şöyle demiştir:
Biz (Ramazan'dan mı Şa'ban'dan mı olduğunda) şek edilen gün Ammâr (bin Yâsir) (Radıyallâhü anhümâ)'nın yanında idik. (Pişirilen) bir koyun getirildi. Cemâatin bir kısmı (onu) yemekten uzak durdular. Bunun üzerine Ammâr (Radıyallâhü anh) :
Kim bu gün oruç tutarsa şüphesiz Ebû Kasım (Muhammed) (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'e isyan etmiş olur, dedi." (İBN-MACE NO; 1645)
Kişinin fitnesi ehlinde, malında, çocuğunda, nefsinde ve komşusundadır. Oruç, namaz, sadaka, emr-i bi'l-maruf ve nehy-i ani'l-münker bu fitneye kefaret olur!
(MÜSLİM)
İbn-i Abbâs (Radtyallâhü anhümâydan; Şöyle demiştir:
"Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) yolculukta oruç (da) tutmuş, iftar (da) etmiştir." (İBN-MACE NO; 1661)
Âmir İbnu Rebî'a (radıyallahu anh) anlatıyor; "Ben Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ı, oruçlu iken misvaklandığını sayamayacağım kadar çok gördüm.(BUHARİ)
Şeddâd bin Evs (Radıyallâhü anh)'den rivayet edildiğine göre :
Ramazan ayından onsekiz gece geçtikten sonra bir gün kendisi Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) ile beraber Bakî'da yürürken Efendimiz hacâmet olan bir adama rastlamış ve Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)
«Hacâmet edenin ve hacâmet olanın orucu bozulur.» buyurmuştur." (HADİS)
Sizden biri Müslüman bir kardeşini ziyaret ettiğinde, kardeşi (ziyafet için) ondan orucunu bozmasını isterse, bozsun. Ancak Ramazan ve Ramazanın kazası veya nezir orucu hariç…(RAMUZ’UL EHADİS CİLT I, S; 44)
Bu zikr-i şerif (La havle ve la kuvvete illa billah)i okuyan kimse, doksan dokuz beladan kurtulur. Bunun en aşağısı yürek sıkıntısıdır ve yürek sıkıntısı görmez, insanların en kuvvetlisi olur. (İLAHİ EMİRLER S; 597)
Kim Allah rızası için (ve ecrini O‘ndan ümit ederek) yedi sene ezan okursa, Cenab-ı Hakk onun cehennem ateşinden kurtuluş beratını yazar. (TIRMIZİ)
Yolculukta bir kavmin efendisi onlara hizmet edendir. Kim ki hizmette arkadaşlarını geçerse onlar kendisini şehitlikten başka hiçbir amelle geçemez. (BEYHAKİ)
|