Üç kimse vardır ki onlara ecirleri iki defa verilir. Önce kendi peygamberine sonra da bana iman eden kitap ehlinden olan kimse, efendisinin ve Allah’ın haklarını yerine getiren köle, bir cariyesi olup da onu güzelce terbiye eden ve sonra onu azat ederek onunla evlenen kimse. (İBN-İ KESİR C; XI S; 6226)
Allah’a yemin olsun ki, ahrete göre dünya, ancak sizden birinin parmağını denize daldırması gibidir. Baksın bakalım kendisine ne dönecek. Parmağı kendisine denizden ne getirecek. (İBN-İ KESİR C; XI S; 6232)
Abdullâh b. Ömer (r.a.): şöyle demiştir: Resûlullâh salla'llâhu aleyhi ve sellem buyurdu ki: İkindi namazını kaçıran kimse sanki ehl (ve ıyâl) ini de, malını da elinden kaçırmış, (helâklariyle musâb olmuş) gibidir. (SAHİH-İ BUHARİ NO; 329)
Allah Resulu buyurur ki: Allah korkusundan kişinin vücudu ürperdiği zaman - ağaçtan yaprakların dökülmesi gibi- günahları dökülür. (İLAHİ NİZAM S: 13)
Kim, (işlediği) bir günah sebebiyle (din) kardeşini ayıplarsa, aynı günahı işlemedikçe ölmez.(TIRMIZİ)
Bir kimse, evinden çıkarken Âyetel kürsîyi okursa, Hak teâlâ yetmiş meleğe emreder, o kimse evine gelinceye kadar, ona duâ ile istiğfar ederler. (HADİS)
Bir yere gelen kimse (Eûzü bikelimâtillâhi-ttâmmâti min şerri mâ haleka) okursa, o yerden kalkıncaya kadar, ona hiçbir şey zarar, kötülük yapmaz. (HADİS)
Matem tutan, ölmeden tevbe etmezse, kıyamette şiddetli azap görür. (MÜSLİM)
Kim istiğfara devam ederse, Allah Taala onu her kederine bir rahatlık, her sıkıntısına bir genişlik, her darlığına bir çıkış kılar ve onu ummadığı yerden rızıklandırır. (HADİS-İ ŞERİF) |