Allah Resulu; Allah Taala’nın Hz İbrahim’i niçin vefakar dostu olarak isimlendirdiğini size haber vereyim mi? Zira o, sabah ve akşamleyin: “Akşama girerken ve sabaha girerken Allah’ı tesbih ederim. Göklerde ve yerde hamd O’nadır. Gündüzün ardından öğle vaktine varınca da hamd O’na mahsusdur .” derdi. (İBN-İ KESİR C; XII S; 6340)
Her kim sabaha erdiğinde “Akşama girerken ve sabaha ererken Allah’ı tesbih ederim. Göklerde ve yerde hamd O’nadır. Gündüzün ardından öğle vaktine varınca da hamd O’na mahsustur.” Derse gündüzün kaçırmış olduğunu telafi etmiş olur. Kim de bunu akşamladığında söylerse, gecesinden kaçırmış olduğunu telafi etmiş olur. (İBN-İ KESİR C; XII S; 6340)
Enes b. Mâlik (r.a.) şöyle demiştir: Nebiyy-i Ekrem salla'llâhu aleyhi ve sellem bir kavmin üzerine bizi gazâya götürdüğü vakitlerde sabah olmadıkca bize hücûm ettirmezdi. (Sabah olunca) beklerdi: Ezan (sesi) işitirse (harpten) vazgeçerdi. Ezan (sesi) işitmezse kendilerine baskın ederdi. (SAHİH-İ BUHARİ NO; 362)
Allah Resulu buyurur ki: Hayırlı bir mevzu’da bir saat düşünmek bir senelik ibadetten hayırlıdır. (İLAHİ NİZAM S: 24)
Kim her gün, iki yüz defa İhlâs sûresini okursa, borçları hariç, elli yıllık günahı affedilir. (HADİS)
Ahlâkı güzel olan insan, her yaşta güzeldir. (HADİS)
Allahü teâlâ, bu ümmet için kolaylıktan hoşlanmış, güçlüğü ise çirkin görmüştür. (HADİS-İ ŞERİF)
Allah katında, namaz ve akraba ziyareti için atılan adımdan daha sevimli adım yoktur. (HADİS)
Ödemek niyetiyle ödünç alan kimseye, borcunu ödeyebilmesi için melekler duâ eder. (HADİS-İ ŞERİF)
|