Peygamberimiz’e(s.a.v
)”Ana-babanın evlat üzerinde ne hakkı vardır?” diye sorarlar.
Peygamberimiz(s.a.v), “Analar senin hem cennetin hem de
cehennemindir” diye buyururlar. (MÜKAŞEFETÜ’L KULUP/ S.155)
Bela,
Allah’ın kamçılarından bir kamçıdır. Onunla kullarını
kendine yöneltir. (ENVARÜL AŞIKIN/S.211)
Benim
ümmetimin şehitlerinin çoğu yastık ve yatakta ölürler. Cenk
safları arasında can veren çok kimse vardır ki, onların niyetini
Allah bilir. (KİMYA-YI SAADET/S.607)
Hz.
Ebü Hüreyre (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resulullah
(aleyhissalâtü vesselâm) buyurdular ki: "Peygamberlerden
birini bir karınca ısırdı. O da (öfkelenerek) karıncanın yuvasının
yakılmasını emretti ve yâkıldı. Allah Teâla Hazretleri ona şöyle
vahyetti: "Seni bir karınca ısırmışken, sen tesbih eden bir
ümmeti yaktın." (KÜTÜB-İ SİTTE/1969)
Ömer
İbnu'l-Hattâb (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resulullah
(aleyhissalâtü vesselam)'a bir grup esir getirilmişti. İçlerinde
bir kadın vardı, göğüsleri sütle dolu idi. Bu kadın (sağa
sola) koşuyor, esirler arasında bir çocuk bulduğu zaman onu
yakalayıp kucaklıyor, göğsüne bastırıyor ve emziriyordu. (Dikkâtleri
çeken bu manzara karşısında), aleyhissalâtu vesselâm:
"Bu kadının, çocuğunu ateşe atacağına kanaatiniz olur
mu?" dedi. Bizler:
"Hayır!" diye cevap verince:
"(Bilin ki), Allah'ın kullarına olan rahmeti, bu kadının çocuğuna
olan şefkâtinden fazladır" buyurdu." (KÜTÜB-İ SİTTE/1961)
Hz.
Ebü Hüreyre (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resulullah
(aleyhissalâtü vesselâm) buyurdular ki: "Bir adam yolda, yürürken
susadı ve susuzluğu arttı. Derken bir kuyuya rastladı. İçine
inip susuzluğunu giderdi. Çıkınca susuzluktan soluyup toprağı
yemekte olan bir köpek gördü. Adam kendi kendine: "Bu köpek
de benim gibi susamış" deyip tekrar kuyuya inip, mestini su ile
doldurup ağzıyla tutarak dışarı çıktı ve köpeği suladı.
Allah onun bu davranışından memnun kaldı ve günahlarını
affetti."
Resulullah' ın yanındakilerden bazıları:
"Ey Allah'ın Resulü! Yani bize hayvanlar (a yaptığımız
iyilikler) için de ücret mi var?" dediler. Aleyhissalâtu
vesselâm:
"Evet! Her "yaş ciğer" (sahibi) için bir ücret vardır"
buyurdu." (KÜTÜB-İ SİTTE/1962)
İstanbul - 24.06.2003
http://gulizk.com
|