-78-


Eğer hayvanlar ölüm(ün şiddetini)den bilmekte olduğumuz şeyleri bilselerdi onlardan semiz bir et yiyemezdiniz. (TEZKİRETİ’L KURTUBÎ/S.17)

Sizler sakın denize binmeyiniz.  Ancak her hangi biriniz asker yahut Hacca gider veya umre tavafı yapmak için Mekke’ye giden biri olursa müstesna. Çünkü denizin altında ateş vardır. (TEZKİRETİ’L KURTUBÎ/S.261)

Kim bir kavme benzerse artık o onlardandır. (NEFAHATÜ’L-ÜNS/S.686)

Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ı işittim şöyle diyordu: "Zincirlere bağlı olarak cennete sevk edilen bir zümrenin haline Rabbimiz taccüb (hayret) etti."(KÜTÜB-İ SİTTE/1044)

Yine Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) hazretlerinin anlattığına göre, Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) şöyle buyurmuştur: "İmam bir perdedir, onunla birlikte (düşmana karşı) savaş yapılır." (KÜTÜB-İ SİTTE/1045)

İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) ve askerleri (sefer sırasında) tepeleri tırmandıkça tekbir getirirler, inişe geçince de tespihte bulunurlardı. Namaz dahi buna göre vazedildi." (KÜTÜB-İ SİTTE/1009)

Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:
"Emîriniz, fâzıl veya fâcir her nasıl olursa olsun, (onun emri altında) cihad etmeniz size farzdır. Keza, namazı da fâzıl veya fâcir ve hatta kebâir işlemiş bile olsa her Müslüman’ın, arkasında kılması bütün Müslümanlara farzdır." (KÜTÜB-İ SİTTE/1001)

 

İstanbul - 28.08.2003
http://gulizk.com


Üst Ana sayfa e-mail