KÂF SURESİ
İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ),
"Gecenin bir cüz'ünde ve secdelerin arkalarında da onu tesbih et"
meâlindeki ayette geçen "secdelerin arkalarında" tabiriyle ilgili
olarak: "Cenab-ı Hakk, tesbihi, bütün namazların ardından yapmayı
emretmektedir" demiştir. (KÜTÜB-İ SİTTE /793)
ZÂRİYÂT SURESİ
Hz. Enes (radıyallahu anh),
"Onlar gecenin (ancak) az bir kısmında uyurlardı" (Zariyat, 17)
meâlindeki âyet hakkında şu açıklamayı yaptı: "Onlar akşamla yatsı
arasında namaz kılarlardı."
Bir rivayette şu ziyâde var:
"Böylece yanları yataklarından uzaklaşır" (Secde,16). (KÜTÜB-İ SİTTE
/794)
TÛR SURESİ
Ebu Hüreyre (radıyallahu anh)'nin,
Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'den naklettiğine göre,
Resülullah Beytu'l-Ma'mur'a her gün yetmiş bin melâikenin girdiğini
görmüştür. " (KÜTÜB-İ SİTTE /795)
İbnu Abbas (radıyallahu
anhümâ)'ın rivayetine göre, Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm):
"Gecenin bir kısmında ve yıldızların batışından sonra dahi tesbih et"
(Tur, 49) âyetinde geçen "yıldızların batışından sonra" kılınacak
namazın (idbâre's-sücud), sabahın farzından önce kılınan iki rekat;
(Kâf suresinde geçen) edbâre's-sücud ile de akşamın farzından sonra
kılınan iki rek'at olduğunu söylemiştir." (KÜTÜB-İ SİTTE /796)
İstanbul
-15.10.2004
http://sufizmveinsan.com
|