[4-542,543/972]
-İbnu Abbas (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Bir adam Resûlullah
(aleyhissalâtu vesselâm)'a gelerek şu rüyayı anlattı:
"Bu gece rüyamda
buluta benzer bir şey gördüm, ondan yağ ve bal yağıyordu. İnsanlar da
ellerini açıp bu yağmurdan almaya çalışıyorlardı. Azıcık alan da
vardı, çokça alabilen de. Derken arzdan semaya kadar uzanan bir ip
gördüm. Siz o ipe yapışıp çıktınız. Sizden sonra birisi ona tutunup o
da çıktı. Sonra bir diğeri yükseldi, sonra bir diğeri daha ipe
tutundu, ama ip koptu. Ancak onun için ipi eklediler, o da yükseldi."
Hz. Ebu Bekir
(radıyallahu anh) atılarak:
"- Ey Allah'ın
Resûlü, Annem babam sana kurban olsun, müsâade buyursanız ben
yorayım!" dedi. Resûlullah da:
" Pekala, yor!"
dedi. Hz. Ebu Bekir şunları söyledi:
"- O bulutumsu
gölgelik, İslâm bulutudur. Ondan yağan bal ve yağ Kur'ândır. Kur'ân'ın
(bal gibi) halâveti ve (yağ gibi) yumuşaklığıdır. İnsanların bundan
avuç avuç almaları Kur'ân'dan kiminin çok, kiminin az miktarda
istifadeleridir. Arzdan semaya inen ip ise, senin getirdiğin
hakikattir. Sen buna yapışmışsın, Allah o sebeple seni yüceltecektir.
Senden sonra bir adam daha ona yapışacak ve onunla yücelecek, ondan
sonra biri daha ona yapışıp o da yücelecek. Ondan sonra biri daha
yapışır,
fakat ip kopar,
ancak onun için ip ulanır o da yapışıp yükselir. Ey Allah'ın Rasûlü,
annem babam sana fedâ olsun, doğru te'vil edip etmediğimi haber ver !
"
Resûlullah
(aleyhissalâtu vesselâm) şu cevabı verdi:
" Bazı te'vilinde
isabet ettin, bazı te'vilinde de hata ettin."
"- Öyleyse,
Allah'a kasem olsun, hatalarımı söyleyeceksin!"
" Hayır, dedi,
Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) yemin verme!"
İstanbul - 10.02.2004
http://gulizk.com
|