Kütüb-ü Sitte'den Alıntılar
44.Bölüm


[6-418,419/1714] - Ebû Bekre (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'tan işitmiş olduğum bir kelimenin Cemel Vak'ası sırasında Allah'ın izni ile faydasını gördüm. Şöyle ki bir ara, neredeyse ashâb-ı Cemel'e katılarak onların yanında yer alıp savaşmaya karar vermiştim. Hemen, Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın, "İranlıların başına Kisrâc'nın kızı kraliçe oldu" diye haber geldiği zaman söylemiş olduğu sözü hatırladım ve onlara katılmaktan vazgeçtim. O zaman Efendimiz: "İşlerini kadına tevdi eden bir kavm felâh bulmayacaktır" demiş idi".

Tirmizî'de şu ziyade gelmiştir: "Hz. Aişe Basra'ya geldiği zaman bunu hatırladım. Bu söz sayesinde Allah beni muhâfaza etti".
 

[6-425/1718] - Hasan el-Basrî, Ma'kıl İbnu Yesâr (radıyallâhu anh)'dan naklediyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ı işittim, demişti ki: "Allah bir kimseyi başkaları üzerine çoban yapmış, o da idaresi altındakilere hile yapmış olarak ölmüş ise, Allah ona cennetini kesinlikle haram eder."
 

Müslim'in Hasan Basrî'den kaydettiği diğer bir rivâyet şöyledir:

"Aiz İbnu Amr (radıyallâhu anh), Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın Ashâb-ı Güzin'inden biri idi. Ubeydillah İbnu Ziyad'ın yanına girdi ve hemen ona: "Ey oğulcuğum, ben Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın: "Çobanların en kötüsü hutame denen merhametsiz deve sürücüsüdür, sakın onlardan olma"dediğini işittim" dedi. Ubeydullah: "Otur, sen muhakkak ki Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın ashabının kepeğindensin" deyince: "Onların kepeği var mıydı? Kepek onlardan sonra ve onların dışındakiler arasında zuhur etti" diye cevap verdi."

 

[6-426/1719] - Adiyy İbnu Amîre el-Kindî (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:

"Bir işe me'mur tayin ettiğimiz kimse, bizden bir iğne veya ondan daha küçük bir şeyi gizlemiş olsa, bu bir hıyanettir (gulûl), kıyamet günü onu getirecektir. "

Bunun üzerine, Ensar'dan bir zat kalkarak:

"Ey Allah'ın Resûlü! Vazifeyi benden geri al!" dedi. Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm):

"Sana ne oldu?" diye sordu:

"Senin (az önce şunu) söylediğini işittim ya!" deyince Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm): 

"Ben onu şu anda tekrar ediyorum: "Kimi memur tayin edersek az veya çok ne varsa bize getirsin. Ondan kendisine ne verilirse alır, ne yasaklanırsa onu terk eder."

 

[6-441] : Rasûlullah (a.s.) buyurdular ki : Ümmetim dalâlet üzerine toplanmaz. Öyle  ise aralarında  ihtilaf görürseniz , size sevâd-ı âzamı (çoğunluk) iltizam etmeyi tavsiye ederim. (Aleyküm bi-sevâdi’l-a’zam) .

 

[6-442] : Rasûlullah (a.s.) buyurdular ki : Benden sonra birtakım şerler , fesadlar ortaya çıkacak. Bu zamanda , her kimin cemaatten ayrıldığı veya –birlik halinde olan- Muhammed’in birliğini bozmayı arzu ettiğini görecek olursanız , kim olursa olsun onu öldürün. Zira Allah’ın eli  (hıfzı , yardımı) (birlik içinde olan) cemaatle beraberdir, zira şeytan ; cemaatten ayrılanla beraberdir.

 

[6-443] :-Ey Allah’ın Rasûlü , bahsettiğiniz fitne devrine ulaşırsak ne tavsiye edersiniz?

-Müslümanların cemaatine ve imamına uy!...

-Ya onların cemaatleri ve imamları yoksa?...

-(O takdirde) mevcut fırkaların hepsini terk et. Hatta bir ağacın köküne dişlerinle tutunmuş vaziyette bile olsan , ölüm sana gelinceye kadar öyle kal .(Ve fakat fitneye karışma)

İstanbul - 06.07.2004
http://sufizmveinsan.com


Üst Ana sayfa e-mail