11-487 /
4107 - Yine Hz. Ali radıyallahu anh anlatıyor:
"Resûlullah
(aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:
"Kim,
benden sonra öldürülmüş olan bir sünnetimi ihya ederse beni seviyor
demektir. Beni seven de benimle beraberdir."
11-489.Sayfa : Rasûlullah Efendimiz buyurdular ki :
"Allah'ı
zikreden bir grup varsa mutlaka melekler sarar ve onları rahmet
bürür.”
11-491.Sayfa : Rasûlullah Efendimiz buyurdular ki :
"Allah
kimin için hayır murad ederse onu dinde fakih kılar. Ben taksim
ediciyim, esas veren Allah'tır. Bu ümmet Allah'ın emrini yerine
getirmeye (kıyamete kadar) devam edecektir. Allah'ın emri (Kıyamet)
gelinceye kadar muhalifleri, ümmetime zarar veremiyeceklerdir."
11-497 /
4114 - Ebu Sâid (radıyallahu anh) anlatıyor:
"Resulullah
(aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:
"Mü'min,
sonu cennet oluncaya kadar hayır işitmekten asla doymayacak."
11-497 /
4115 - Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor:
"Resulullah
(aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:
"Hikmetli söz mü'minin yitiğidir. Onu nerede bulursa, onu hemen
almaya ehaktır."
11-499 /
4117- Ebu Vâkid el-Leysî (radıyallahu anh) anlatıyor:
"Resulullah
(aleyhissalâtu vesselâm) mescidde otururken üç kişi çıktı geldi.
İkisi Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)'a yönelerek önünde
durdular. Bunlardan biri, bir aralık bularak hemen oraya oturdu.
Diğeri de onun gerisine oturdu. Üçüncü kimse ise, geri dönüp gitti.Resulullah
(aleyhissalâtu vesselâm) (dersinden) boşalınca buyurdular:
"Size üç
kişiden haber vereyim mi?
Bunlardan
biri Allah'a iltica etti, Allah da onu himayesine aldı.
Diğeri
istihyada (utanarak edep tavrı takınmak) bulundu , Allah da onun
istihyasını kabul etti.
Üçüncüsü
ise geri döndü, Allah da ondan yüz çevirdi."
11-501 /
4118 - Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor:
"Resulullah
(aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:
"Kim,
bir ilimden sorulur, o da bunu ketmedip söylemezse (kıyamet günü)
ateşten bir gem ile gemlenir."
11-506 /
4123 - İkrime rahimehullah anlatıyor:
"İbnu Abbas
(radıyallahu anhümâ) dedi ki:
"İnsanlara haftada bir kere hadis
konuş. Buna uymazsan iki kere olsun. Daha çok yapmak istersen üç
olsun. Sakın halkı şu Kur'an'dan usandırma! Halk kendi meselelerini
konuşurken, senin onlara gelip, sözlerini keserek, bir şeyler
anlatıp onları bıktırdığını görmeyeceğim. Onlar konuşurken sus ve
dinle. Onlar sana gelip "Konuş!" diye talebte bulununca, istiyorlar
demektir, o zaman konuşursun. Dua'da seci meselesine dikkat et ve
ondan kaçın (Seci: Nesirde , kafiyemsi ses benzerlikleri oluşturmak
için zorlama ) . Zira ben, Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) ve
Ashab-ı Kirâm'ın devrinde yaşadım, bunu yapmıyorlardı."
11-507 /
4125 - İbnu Mes'ud (radıyallahu anh) diyor ki:
"Sen bir
cemaate akıllarının almayacağı bir şey söylersen mutlaka bu, bir
kısmına fitne olur."
11-509 /
4126 - İbnu Mes'ud (radıyallahu anh) anlatıyor:
"Resulullah
(aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:
"Benden bir
şey işitip onu (artırıp eksiltmeden) işittiği şekilde başkasına
ulaştıran kimsenin (Kıyamet günü) Allah yüzünü taze kılsın. Zira,
kendisine ulaştırılan öyleleri var ki, bizzat işitenden daha iyi
kavrar."
11-510 /
4127 - Abdullah İbnu Amr İbni'l-Âs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor:
"Resulullah
(aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:
"Bir
âyet bile olsa benden başkasına götürün. Benî İsrail
(hikayelerin)den de rivayet edin, bunda bir mahzur yok. Ancak kim
bile bile bana yalan nisbet ederse cehennemdeki yerini hazırlasın."
11-514 /
4129 - Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor:
"Resulullah
(aleyhissalâtu vesselâm)'dan iki kap ilim hıfzıma aldım. Bunlardan
birini aranızda neşrettim. Ama diğerini söyleyecek olsam şu
gırtlağımı kesersiniz."
11-515 /
4130 - Ebu Zerr (radıyallahu anh) demiştir ki:
"Eğer
kılıncı şuraya koysanız -eliyle ensesini göstermiştir- ben bu
esnada, Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)'dan işitmiş bulunduğum
bir hadisi, sizin işimi bitirmezden önce söyleyebileceğime kanaatim
gelse onu mutlaka söylerim."
11-517 /
4131- İbnu Amr İbni'l-Âs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor:
"Ben
Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)'dan işittiğim her şeyi
yazıyordum. Kureyş bu işten beni men etti. Dediler ki:
"Sen her
(işittiğin) şeyi yazıyorsun, halbuki Resulullah (aleyhissalâtu
vesselâm) bir insandır, memnun ve öfkeli halde de konuşur." Bunun
üzerine yazmaktan vazgeçtim. Sonra durumu Resulullah (aleyhissalâtu
vesselâm)'a anlattım. Parmağı ile ağzına işaret ederek:
"Yaz,
nefsimi elinde tutan zata yemin olsun, ondan haktan başka bir şey
çıkmaz!" buyurdu."
İstanbul
-05.12.2007
http://sufizmveinsan.com
|