14-5,6 / 4835 - Amr İbnu Vasıla anlatıyor: "Abdullah İbnu Mes'ud (radıyallahu
anh)'u dinledim. Demişti ki: "Şakî, annesinin karnında iken şakî
olandır. Said de başkasından ibret alandır." (Bunu işittikten
sonra) Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın ashabından Huzeyfe
denen zata uğradı ve İbnu Mes'ud'un söylediğini anlattı ve
sordu:"Kişi amelsiz nasıl şakî olur?" Huzeyfe (radıyallahu anh):"Buna
hayret mi ediyorsun? Ben Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın
şöyle söylediğini işittim:"Nutfenin (rahme düşmesinden sonra) kırk
iki gece geçti mi, Allah ona bir melek gönderir (ve onun
vasıtasıyla) nutfeyi şekillendirir; işitmesini, görmesini, derisini,
etini, kemiğini yaratır. Sonra melek sorar:"Ey Rabim! Bu erkek mi,
dişi mi?" Rabbin dilediğini hükmeder, melek de yazar. Sonra
sorar:"Ey Rabbim! Eceli nedir?" Rabbin dilediğini hükmeder, melek de
yazar. Tekrar sorar:"Ey Rabbim! Rızkı nedir?" Rabbin dilediğini
hükmeder, melek de yazar. Sonra melek elinde sahife olduğu halde
çıkar. Artık buna ne bir şey ilave eder ne de eksiltir."
14-19 / 4837
- Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu
vesselâm) (bir gün):"Allah Teâla hazretleri bir kulun hayrını diledi
mi onu isti'mal eder!" buyurmuştu. Kendisine: "Onu nasıl istimal
eder?" diye soruldu." Ölümden önce salih amel işlemede muvaffak
kılar!" buyurdu."
14-20 / 4839 - İbnu Amr İbni'l-As (radıyallahu anhümâ) anlatıyor:
"Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:"Allah (cin ve
ins dahil) mahlukatını bir karanlık içinde yarattı. Sonra üzerlerine
kendi nurundan serpti. Bu nur, kimlere isabet ettiyse hidayeti
buldular, kimlere de isabet etmediyse sapıttılar. Bu sebeple diyorum
ki: "Kalem, Allah Teala'nın ilmi hususunda kurumuştur."
14-23 / 4841 - Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor:
"Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:"Kuvvetli mü'min,
Allah nazarında zayıf mü'minden daha sevgili ve daha hayırlıdır.
Aslında her ikisinde de bir hayır vardır. Sana faydalı olan şeye
karşı gayret göster. Allah'tan yardım dile, acz izhar etme. Bir
musibet başına gelirse: "Eğer şöyle yapsaydım bu başıma gelmezdi!"
deme. "Allah takdir etmiştir. Onun dilediği olur!" de! Zira "eğer"
kelimesi şeytan işine kapı açar."
14-25 / 4842 - Hz. Aişe (radıyallahu anhâ) anlatıyor: "Bir çocuk
ölmüştü. Ben: "Ne mutlu ona! Cennet kuşlarından bir kuş oldu!"
dedim. Aleyhissalâtu vesselâm:"Sen Allah'ın cenneti de cehennemi de
yarattığını, beriki için de öteki için de ahali yarattığını bilmiyor
musun?" buyurdular."
14-32,33 / 4845 - Ömer İbnu'l-Hattab (radıyallahu anh) anlatıyor:
"Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:"Musa
aleyhisselam: "Ey Rabbim! bizi ve kendisini cennetten çıkaran Adem'i
bize bir göster!" diye niyazda bulundu. Hak Teala ve Tekaddes
hazretleri de babası Adem aleyhisselam'ı ona gösterdi. Bunun üzerine
Hz. Musa:"Sen babamız Adem misin?" dedi. Adem:
"Evet!" deyince:"Yani sen, Allah'ın kendi ruhundan üflediği
kimsesin. Sana bütün isimleri öğretti, meleklere emretti ve onlar da
sana secde ettiler öyle değil mi?" diye sordu. Adem yine: "Evet!"
dedi. Hz. Musa sormaya devam etti:"Öyleyse sen niye bizi ve kendini
cennetten çıkardın?"Bu soru üzerine Hz. Adem:"Sen kimsin?" dedi. O:
"Ben Musa'yım!" deyince:"Yani sen, Allah'ın risalet vererek mümtaz
kıldığı kimsesin. Sen Benî İsrail'in peygamberi, perde gerisinde
Allah'ın konuştuğu kimsesin. Allah seninle kendi arasına
mahlukatından bir elçi de koymadı değil mi?" dedi. Hz. Musa "Evet!"
deyine; Hz. Adem:"Öyleyse sen, (bu söylediğin şeyin) ben
yaratılmazdan önce Allah'ın (kader) kitabında yazılmış olduğunu
görmedin mi?" dedi. Hz. Musa "Evet!" deyince:"Öyleyse Allah'ın
kazası (hükmü) benden önce cereyan etmiş bir şey hakkında beni niye
levmediyorsun?" dedi."Aleyhissalâtu vesselâm, devamla:"Hz. Adem,
Musa'yı ilzam etti. Hz. Adem Musa'yı ilzam etti. Hz. Adem, Musa
aleyhimesselam'ı ilzam etti" buyurdular."
İstanbul -30.07.2008
http://sufizmveinsan.com
|