14-238,239,240 / 4994 -
Hz. Ebu Hureyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu
vesselâm) buyurdular ki: "Üç kişi dışında hiç kimse beşikte iken
konuşmamıştır. Bunlar: Hz. İsa İbnu Meryem aleyhima'sselam,
Cüreyc'in arkadaşı.Cüreyc, kendini ibadete vermiş abid bir kuldu.
Bir manastıra çekilmiş orada ibadetle meşguldu. Derken bir gün
annesi yanına geldi, o namaz kılıyordu."Ey Cüreyc! [Yanıma gel,
seninle konuşacağım! Ben annenim]" diye seslendi. Cüreyc:"Allahım!
Annem ve namazım (hangisini tercih edeyim?)" diye düşündü). Namazına
devama karar verdi.Annesi çağırmasını [her defasında üç kere olmak
üzere] üç gün tekrarladı. (Cevap alamayınca) üçüncü çağırmanın
sonunda:
"Allahım, kötü
kadınların yüzünü göstermedikçe canını alma!" diye bedduada bulundu.
Benî İsrail, aralarında Cüreyc ve onun ibadetini konuşuyorlardı. O
diyarda güzelliğiyle herkesin dilinde olan zaniye bir kadın vardı.
"Dilerseniz ben onu
fitneye atarım" dedi. Gidip Cüreyc'e sataştı. Ancak Cüreyc ona
iltifat etmedi.Kadın bir çobana gitti. Bu çoban Cüreyc'in manastırı(nın
dibi)nde barınak bulmuş birisiydi. Kadın onunla zina yaptı ve hamile
kaldı. Çocuğu doğurunca:
"Bu çocuk Cüreyc'ten"
dedi. Halk (öfkeyle) gelip Cüreyc'i manastırından çıkarıp manastırı
yıktılar, [hakaretler ettiler], kendisini de dövmeye başladılar,
(linç edeceklerdi). Cüreyc onlara:"Derdiniz ne?" diye sordu."Şu
fahişe ile zina yaptın ve senden bir çocuk doğurdu!" dediler.
Cüreyc:"Çocuk nerede, (getirin bana?)" dedi. Halk çocuğu ona
getirdi. Cüreyc:
"Bırakın beni namazımı
kılayım!" dedi. Bıraktılar ve namazını kıldı. Namazı bitince çocuğun
yanına gitti, karnına dürttü ve:
"Ey çocuk! Baban kim?"
diye sordu. Çocuk:
"Falanca çoban!" dedi.
Bunun üzerine halk Cüreyc'e gelip onu öpüp okşadı ve:
"Senin manastırını
altından yapacağız!" dedi. Cüreyc ise:
"Hayır! Eskiden olduğu
gibi kerpiçten yapın!" dedi. Onlar da yaptılar.
(Üçüncüsü):
Bir zamanlar bir çocuk
annesini emiyordu. Oradan şahlanmış bir at üzerinde kılık kıyafeti
güzel bir adam geçti. Onu gören kadın:
"Allah'ım şu oğlumu
bunun gibi yap!" diye dua etti. Çocuk memeyi bırakarak adama doğru
yönelip baktı ve:
"Allahım beni bunun gibi
yapma!" diye dua etti. Sonra tekrar memesine dönüp emmeye başladı."
Ebu Hureyre der ki:
"Ben Resulullah (aleyhissalâtu
vesselâm)'ı, şehadet parmağını ağzına koyup emmeye başlayarak,
çocuğun emişini taklid ederken görür gibiyim."
(Resulullah anlatmaya
devam etti):
"(Sonra annenin
yanından) bir kalabalık geçti. Ellerinde bir cariye vardı. Onu
dövüyorlar ve:
"(Seni zani seni!) Zina
yaparsın, hırsızlık yaparsın ha!" diyorlardı. Cariye ise:
"Allah bana yeter, o ne
iyi vekildir!" diyordu. Çocuğun annesi:
"Allahım çocuğumu bunun
gibi yapma!" dedi. Çocuk yine emmeyi bıraktı, cariyeye baktı ve:
"Allahım beni bunun gibi
yap! dedi. İşte burada anne,evlat karşılıklı konuşmaya başladılar:
[Anne dedi ki:"Boğazı tıkanasıca! Kıyafeti güzel bir adam geçti.
Ben:
"Allahım, oğlumu bunun
gibi yap" dedim. Sen:
"Allahım! Beni bunun
gibi yapma!" dedin. Yanımızdan cariyeyi döverek, zina ve hırsızlık
yaptığını söyleyerek geçenler oldu. Ben:
"Allahım, oğlumu bunun
gibi yapma" dedim. Sen ise:
"Allahım, beni bunun
gibi yap!" dedin."
Oğlu şu cevabı verdi:
"Güzel kıyafetli bir
adam geçti. Sen:
"Allahım, oğlumu bunun
gibi yap!" dedin, ben ise:
"Allahım beni bunun gibi
yapma!" dedim. Yanınızdan bu cariyeyi geçirdiler. Onu hem dövüp hem
de:
"Zina ettin, hırsızlık
ettin!" diyorlardı. Sen:
"Allahım, oğlumu bunun
gibi yapma! "dedin. Ben ise:
"Allahım, beni bunun
gibi yap!" dedim. (
Sebebini açıklayayım):
O atlı adam cebbar
zalimin biriydi. Ben de:
"Allahım beni böyle
yapma!" dedim.
"Zina ettin, hırsızlık
yaptın!" dedikleri şu zavallı cariye ise ne zina yapmıştı, ne de
çalmıştı! Ben de
"Alahım beni bunun gibi
yap!" dedim."
İstanbul -09.10.2008
http://sufizmveinsan.com
|