14-416,417 /
5095 - Yine Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu
vesselâm) buyurdular ki:"Allah Teala hazretleri azabı en hafif olan
cehennemliğe:"Eğer dünya her şeyiyle senin olsaydı, şu azabdan
kurtulmaya bedel, fidye olarak verir miydin?" diye soracak. Adam:
"Evet!" diyecek. Rabb Teala bunun üzerine:"Sen daha Hz. Adem'in
sulbünde iken ben senden bundan daha hafifini istemiş: "Bana hiçbir
şeyi ortak kılma da seni ateşe sokmayayım, cennete koyayım"
demiştim. Sen buna yanaşmadın, şirke girdin" buyuracak."
14-417 / 5096 -
İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu
vesselâm) buyurdular ki:"Cennetlikler cennette, cehennemlikler de
cehennemde oldukları zaman ölüm getirilir. Cennetle cehennemin
arasına konup orada kesilir. Sonra bir münadi nida eder:"Ey ehl-i
cennet! Artık ebediyet var, ölüm yok! Ey ehl-i nar! Artık ebediyet
var, ölüm yok! Cennetliklerin sürûru bununla daha da artar.
Cehennemliklerin de hüznü artar."
14-419 / 5097 -
Hz. Ebu Hureyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu
vesselâm) buyurdular ki:"Allah Teala hazretleri ferman etti ki: "Ben
Azimu'ş-Şan, salih kullarım için gözlerin görmediği, kulakların
işitmediği ve insanın hayal ve hatırından hiç geçmeyen nimetler
hazırladım." Ebu Hureyre ilaveten dedi ki:
"Dilerseniz şu
ayet-i kerimeyi okuyun, (Mealen):
"Yaptıklarına
karşılık Allah katında onlar için göz aydınlığı olacak ne
mükâfaatların saklandığını kimse bilemez"
İbnu Mes'ud'un rivayetinde :"Onu
mukarreb (Allah'a yakın) melekler de bilemez, peygamberler de"
ziyadesi de mevcuttur.
14-421
/ 5099 - Yine Sehl İbnu Sa'd (radıyallahu anh) anlatıyor: "Ey
Allah'ın Resulü! dedim, insanlar neden yaratıldı?""Sudan!"
buyurdular."Ya cennet? dedim, o neden inşa edildi?""Gümüş tuğladan
ve altın tuğladan! Harcı da kokulu misk. Cennetin çakılları inci ve
yakuttan, toprağı da za'ferandır. Ona giren nimete mazhar olur,
eziyet görmez, ebediyet kazanır, ölümle karşılaşmaz. Elbisesi
eskimez, gençliği kaybolmaz."
Aleyhissalâtu
vesselâm sözlerine şöyle devam buyurdular: "Üç kişi vardır duaları
reddedilmez (mutlaka kabul edilir):
*Adil imam
(devlet başkanı).
* İftarını
yaptığı zaman oruçlu.
* Zulme
uğrayanın duası.
Allah,
(mazlumun) duasını bulutların fevkine çıkarır ve onlara sema
kapıları açılır ve Allah Teala hazretleri:
"İzzetime yemin
olsun! Vakti uzasa da, duanı mutlaka kabul edeceğim!" buyurur."
14-429 / 5107 -
Yine Ebu Hureyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu
vesselâm) buyurdular ki:
"Cennette, yay
kadar bir yer, güneşin üzerine doğduğu veya battığı şeyden
(dünyadan) daha hayırlıdır."Tirmizî,
Hz. Enes'ten şu ziyadede bulunmuştur:
"Sizden
birinizin yayı kadar veya kamçısı kadar cennetteki bir yer, dünya ve
içindekilerden daha hayırlıdır. Cennet ehlinden bir kadın, arz
ehline görünecek olsa, dünya ve içindekileri aydınlatır, arzla sema
arasını güzel koku ile doldururdu, onun başörtüsü dünya ve
içindekilerden daha hayırlıdır."
14-431
/ 5110 - Hz. Büreyde (radıyallahu anh) anlatıyor: "Bir adam
Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)'a: "Cennette at var mı?" diye
sordu. Aleyhissalâtu vesselâm da:"Allah Teala hazretleri seni
cennete koyduğu takdirde, kızıl yakuttan bir at üzerinde orada
dolaşmak isteyecek olsan, o seni istediğin her yere uçuracaktır"
buyurdular. Bunun üzerine diğer biri de:
"Cennette deve
var mı?" diye sordu. Ama buna Aleyhissalâtu vesselâm öncekine
söylediği gibi söylemedi. Şöyle buyurdular:
"Eğer Allah seni
cennete koyarsa, orada canının her çektiği, gözünün gözünün her
hoşlandığı şey bulunacaktır.”
14-433 / 5112 -
Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu
vesselâm) buyurdular ki:"Cennet ehlinin bir çarşısı vardır. Her cuma
oraya gelirler. Derken kuzey rüzgârı eser, elbiselerini ve
yüzlerini okşar. Bunun tesiriyle hüsün ve cemalleri artar. Böylece
ailelerine, daha da güzelleşmiş olarak dönerler. Hanımları:"Vallahi,
bizden ayrıldıktan sonra sizin cemal ve güzelliğiniz artmış!"
derler. Erkekler de:
"Sizler de,
Allah'a kasem olsun, bizden sonra çok daha güzelleşmişsiniz!"
derler."
14-434 / 5113 -
Hz. Ali (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu
vesselâm) buyurdular ki:
"Cennette bir çarşı
vardır. Ancak orada ne alış, ne de satış vardır. Sadece erkek ve
kadın suretleri vardır. Erkek bunlardan bir suret arzu ederse o
surete girer."
İstanbul -25.12.2008
http://sufizmveinsan.com
|