| 
           
			
			AREFE GÜNÜ 
			
			- Hz. 
			Aişe radıyallahu anha anlatıyor: 
			"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: 
			"Allah, hiçbir günde, arafe günündeki kadar çok kulu ateşten azad 
			etmez. Allah (mahlûkâta rahmetiyle) yaklaşır ve onlarla meleklere 
			karşı iftihar eder ve: 
			"Bunlar ne istiyorlar?" der." (4531) 
			
			- 
			Talha İbnu Ubeydillah İbni Kerîz radıyallahu anh anlatıyor: 
			"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: 
			"Günlerin en efdali arafe günüdür. (Faziletçe) cum'a'ya muvafakat 
			eder. O, cum'a günü dışında yapılan yetmiş haccdan efdaldir. 
			Duaların en efdali de arafe günü yapılan duadır. Benim ve benden 
			önceki peygamberlerin söylediği en efdal söz de: "Lâilahe illallah 
			vahdehu lâ-şerikelehu. (Allah birdir, ondan başka ilah yoktur, O'nun 
			ortağı da yoktur) sözüdür." (4532) 
			
			
			BAYRAM 
			- Abdullah 
			İbnu Kurt anlatıyor: 
			"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: 
			"Allah indinde günlerin en büyüğü Kurban bayramı günüdür, bunu, 
			fazilette Nefr günü (teşrik günlerinin ikinci günü) takip eder." 
			(4527) 
			
			- Hz. 
			Enes radıyallahu anh anlatıyor: 
			"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm Medine'ye geldiğinde 
			Medinelilerin iki (bayram) günleri vardı. O günlerde oynayıp 
			eğlenirlerdi. 
			"Bu iki gün(ün mana ve mahiyeti) nedir?" diye sordu. 
			"Biz cahiliye devrinde bu günlerde eğlenirdik!" dediler. 
			Aleyhissalatu vesselam: 
			"Allah, bu iki bayramınızı onlardan daha hayırlı diğer iki günle 
			değiştirdi: 
			-Kurban bayramı, Fıtır bayramı" buyurdu..." (4528) 
			
			
			ZİLHİCCEDE ON GÜN 
			- İbnu Abbas 
			radıyallahu anhüma anlatıyor: 
			"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm: 
			"Salih amellerin Allah'a en ziyade sevgili olduğu günler bu on 
			gündür!" buyurmuştu. Cemaatten: 
			"Allah yolundaki cihaddan da mı?" diye soran oldu. 
			"Cihaddan da! buyurdu. Ancak bir kimse, canını, malını muhataraya 
			atarak çıkar, hiçbir şeyle dönmezse (yani cihad sırasında ölürse) o 
			kimse hariç." (4529) 
			
			- 
			Tirmizi, bir diğer rivayette Ebu Hüreyre radıyallahu anh'tan şu 
			ziyadeyi kaydetmiştir: 
			"Ondaki her bir günün orucu bir yıllık oruca (sevapça) eşittir. 
			Ondaki bir gece kıyamı (ibadetle ihya edilmesi) Kadir gecesinin 
			kıyamına (ihyasına) eşittir."(4530) 
			
			
			NISF-U ŞA'BÂN 
			- Hz. Aişe 
			radıyallahu anha anlatıyor: 
			"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: 
			"Allah Teâla Hazretleri, Nısf-u Şa'ban gecesinde dünya semasına 
			iner ve Kelb Kabilesinin koyunlarının tüyünün adedinden daha çok 
			sayıda günahı affeder." 
			Rezin bu rivayette "Ateşe müstehak olanlardan" ziyadesini 
			kaydetmiştir.(4533) 
			(Nısf: Yarım, yarı, buçuk anlamında olup, Şaban ayının yarısı yani 
			15 i olarak anlaşılır.) 
			
			
			CUM'A GÜNÜ 
			Cum’a Sûresi-9 
			ve 10.Âyetler: 
			Ey inananlar! 
			Cuma günü namaz için çağrıldığı(nız) zaman, Allah'ı anmaya koşun, 
			alışverişi bırakın. Eğer bilirseniz, bu sizin için daha hayırlıdır. 
			Namaz kılındıktan sonra yeryüzüne dağılın ve Allah'ın lütfundan 
			(nasibinizi) arayın. Allah'ı çok anın ki kurtuluşa eresiniz. 
			
			- Evs 
			İbnu Evs radıyallahu anh anlatıyor:, 
			"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: 
			"Cum'a, en hayırlı günlerinizden biridir. Hz. Adem Aleyhisselam(ın 
			toprağı) o gün yaratıldı, o gün kabz edildi. 
			(Kıyamette Sûr'a) o gün üflenecek, sayha da o günde olacak. 
			Öyleyse o gün bana salâvatı çok okuyun. Zira salâvatlarınız 
			bana arz edilir!" 
			Orada bulunanlar: 
			"Salavatlarımız size nasıl arz edilir? Siz çürümüş olacaksınız!" 
			dediler. Aleyhissalatu vesselam: 
			"Allah Teala Hazretleri, Arz'a peygamberlerin cesetlerini yemeyi 
			haram kıldı! buyurdular." (4534) 
			
			- İbnu 
			Ömer radıyallahu anhüma anlatıyor: 
			"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: 
			"Cum'a gecesi veya cum'a günü vefat eden hiçbir Müslüman yoktur 
			ki, Allah onu kabir fitnesinden korumamış olsun." (4535) 
			
			- Hz. 
			Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor: 
			"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm cum'a gününden bahis açıp dedi 
			ki: 
			"Onda bir saat vardır; Müslüman bir kul namaz kılar olduğu halde, 
			o saate erse, Allah'tan her ne istemişse onu Allah kendisine mutlaka 
			verir." 
			Bunu 
			söylerken (Resulullah) eliyle o vaktin azlığını işaretliyordu."(4536) 
			
			- Ebu 
			Bürde, babası Ebu Musa el-Eş'ari radıyallahu anh'tan naklediyor: 
			"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm'ın: 
			"Cum'a da ki 
			icabet saati imamın minbere oturduğu anla, namazdan çıkması anına 
			kadar geçen vakittir" 
			dediğini işittim." 
			(4537) 
			
			- Hz. 
			Enes radıyallahu anh demiştir ki: 
			
			
			"Cuma günü, (duaların kabul edileceği) ümit edilen saati, ikindi 
			namazından sonra güneşin ufuktan kaybolması anına kadar arayın." 
			(4538) 
          
          Derleyen: Hamdi Cenik 
          hamdicenik@hotmail.com 
			İstanbul -14.03.2006 
          
			
          
			 
          
          http://sufizmveinsan.com 
			  
         
        
		
          
          
        
           |