u
âyetler toplam on dört tanedir. Secde âyeti olarak söylenir.
Her okunduğunda secde edilmesi gerekir. Bunlar secdeyi anlatan
değil, secde yapılması gerektiğini bildiren âyetlerdir. Bazıları
direkt emir olmayıp, dolaylı olarak gerekliliğini
bildirmektedir.
·
Araf (7), 206.âyet: Kuşkusuz
Rabb’in katındakiler, O'na kulluk etmekten kibirlenmezler.
O'nu Araf tesbih eder ve yalnız O'na secde ederler.
·
Rad (13), 15.âyet: Göklerde ve
yerde bulunanlar da, onların gölgeleri de sabah akşam, ister
istemez sadece Allah'a secde ederler.
·
Nahl (16), 49.âyet: Göklerde
bulunanlar, yerdeki canlılar ve bütün melekler, büyüklük
taslamadan Allah'a secde ederler.
·
Isra (17), 107.âyet: De ki: Siz
ona ister inanın, ister inanmayın; şu bir gerçek ki, bundan
önce kendilerine ilim verilen kimselere o (Kur'an) okununca,
derhal yüzüstü secdeye kapanırlar.
·
Meryem (19), 58.âyet: İşte
bunlar, Allah'ın kendilerine nimetler verdiği Peygamberlerden,
Âdem'in soyundan, Nuh ile birlikte (gemide) taşıdıklarımızdan,
İbrahim ve İsrail (Ya'kub) 'in soyundan, doğruya ulaştırdığımız
ve seçkin kıldığımız kimselerdendir. Onlara, çok
merhametli olan Allah'ın âyetleri okunduğunda, ağlayarak
secdeye kapanırlardı.
·
Hacc (22), 18.âyet: Görmez misin
ki, göklerde olanlar ve yerde olanlar, güneş, ay, yıldızlar,
dağlar, ağaçlar, hayvanlar ve insanların birçoğu Allah'a
secde ediyor; birçoğunun üzerine de azap hak olmuştur. Allah
kimi hor ve hakir kılarsa, artık onu değerli kılacak bir
kimse yoktur. Şüphesiz, Allah dilediğini yapar.
·
Furkan (25), 64.âyet: Gecelerini
Rablerine secde ederek ve kıyam durarak geçirirler.
·
Neml (27), 25.âyet: (Şeytan böyle
yapmış ki) göklerde ve yerde gizleneni açığa çıkaran,
gizlediğinizi ve açıkladığınızı bilen Allah'a secde
etmesinler.
·
Secde (32), 15.âyet: Bizim âyetlerimize
ancak o kimseler inanırlar ki, bunlarla kendilerine öğüt
verildiğinde, büyüklük taslamadan secdeye kapanırlar ve
Rablerini hamd ile tesbih ederler.
·
Sad (38), 24.âyet: Davud:
“Andolsun ki, senin koyununu kendi koyunlarına katmak
istemekle sana haksızlıkta bulunmuştur. Doğrusu ortakçıların
çoğu, birbirlerinin haklarına tecâvüz ederler. Yalnız iman
edip de iyi işler yapanlar müstesna. Bunlar da ne kadar az!”
dedi. Davud, kendisini denediğimizi sandı ve Rabbinden mağfiret
dileyerek eğilip secdeye kapandı, tevbe edip Allah'a yöneldi.
·
Fusilet (41), 37.âyet: Gece ve gündüz,
güneş ve ay O'nun âyetlerindendir. Eğer Allah'a ibadet etmek
istiyorsanız, güneşe de aya da secde etmeyin. Onları yaratan
Allah'a secde edin!
·
Necm (53), 62.âyet: Haydi Allah'a
secde edip O'na kulluk edin!
·
İnsikak (84), 21.âyet: Onlar
kendilerine Kur'an okununca secde de etmezler.
·
Alak
(96), 19.âyet: Hayır! Ona uyma! Allah'a secde et ve (yalnızca
O'na) yaklaş!
http://sufizmveinsan.com
İstanbul - 16.09.2002
|