Körleri de
sapıklıklarından (vazgeçirip) doğru yola iletemezsin.
Ancak teslimiyet
göstererek âyetlerimize iman edenlere duyurabilirsin.
RÛM Sûresi
- 53. Âyet- Diyanet Açıklamalı Meali.
"Bana baş
kaldırmayın, teslimiyet gösterip bana gelin, diye
(yazmaktadır)".
NEML
Sûresi - 31. Âyet- Diyanet Açıklamalı Meali.
Muhakkak ki Allah
ve Melâikesi Peygambere hep salât ile tekrim ederler, ey o bütün
iyman edenler! haydin ona teslimiyyetle salât-ü selâm getirin.
AHZÂB Sûresi
- 56. Âyet- Elmalılı (Orijinal) Meal.
Öyle ya,
(Allah'a) teslimiyet gösterenleri, (o) günahkârlar gibi tutar mıyız
hiç?
KALEM Sûresi
- 35. Âyet- Diyanet Açıklamalı Meali.
İçimizden
teslim olanlar da vardır, kendilerine yazık edenler de.
Kim teslim olursa; işte onlar, doğru yolu aramış olanlardır.
CİN Sûresi
- 14. Âyet- İ. Kesir Meali.
Bedeviler, "Biz
imân ettik" dediler.
De ki:
"Siz îmân etmediniz, fakat teslim olduk" {yani, lisân ile
ikrar ettik} deyin!
HUCURÂT Sûresi-14.Âyet-
Kur’an Terimleri Sözlüğü-Mukâtil b. Süleyman.
Yok, yok rabbına
kasem ederim ki onlar aralarında çıkan çapraşık işlerde seni hakem
yapıb sonra da verdiğin hükümden nefislerinden hiç bir darlık
duymaksızın tam bir teslimiyyetle teslim olmadıkça iyman
etmiş olmazlar.
NİSA Sûresi
- 65. ayet - Elmalılı (orijinal) Meal.
Daha Allah
dininin gayrısını mı arıyorlar? Halbuki göklerde ve yerde kim
varsa hepsi ister istemez ona teslim olmuş hep
döndürülüb ona götürülüyorlar.
ÂLİ IMRÂN Sûresi-
83. Âyet- Elmalılı (Orijinal) Meal.
Resûlüm! De ki:
Bana Rabbimden apaçık deliller gelince, sizin Allah'ı bırakıp o
taptıklarınıza kulluk etmem bana yasaklandı ve
bana âlemlerin Rabbine teslim olmam
emredildi.
MÜ’MİN Sûresi- 66.Âyet
-Diyanet Meali.
O : "Rabbim! Bana
Sâlihlerden olacak bir evlat ver", dedi. (37/100)
İşte o zaman biz onu uslu bir oğul ile müjdeledik. (37/101)
Babasıyla beraber yürüyüp gezecek çağa erişince:
Yavrucuğum! Rüyada seni boğazladığımı görüyorum; bir düşün, ne
dersin? dedi. O da cevaben:
Babacığım! Emrolunduğun şeyi yap. İnşallah beni sabredenlerden
bulursun, dedi. (37/102)
Her ikisi de teslim olup,
onu alnı üzerine yatırınca. (37/103)
Biz ona: " Ey İbrahim!" diye seslendik. (37/104)
Rüyayı gerçekleştirdin.Biz iyileri böyle mükâfatlandırırız.
(37/105)
Bu, gerçekten, çok açık bir imtihandır. (37/106)
Biz, oğluna bedel ona büyük bir kurban verdik. (37/107)
(Saffat Sûresi’ nin bu âyetleri Diyanet Mealinden
alınmıştır.)
Biz, Allah'a ve
bize indirilene; İbrahim, İsmail, İshak, Ya'kub ve esbâta
indirilene, Musa ve İsa'ya verilenlerle Rableri tarafından diğer
peygamberlere verilenlere, onlardan hiçbiri arasında fark
gözetmeksizin inandık ve biz sadece Allah'a teslim olduk"
deyin.
BAKARA
Sûresi-136.Âyet- Kur’an-ı
Kerim Fihristi-
www.ikraislam.com
Alkame
hazretlerinin İbnu Mes'ud (radıyallahu anh)'dan naklettiğine göre,
İbnu Mes'ud,:
"...Kim Allah'a iman
ederse (Allah) onun kalbini doğruya götürür.."
(Teğâbün,11) meâlindeki âyetle ilgili olarak şu açıklamayı
yapmıştır:
"Bunlar kişinin mâruz kaldığı musibetlerdir. İnanan kişi,
(Allah'ın lütfü ve keremi ile) bu musibetlerin Allah'tan olduğunu
bilir, Allah'ın takdirine teslimiyet gösterip, razı olur (ve
sabreder)."
Hz. Câbir
(radıyallâhu anh) anlatıyor:
"Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) namaza başlarken tekbir
getirir, sonra (bazan) şunu okurdu:
"İnne salâtî ve nüsükî ve mahyâye ve memâtî lillâhi Rabbi'l-âlemîn.
Lâ şerîke lehu ve bi-zâlike ümirtü ve ene evvelü'l-müslimîn.
Allahümmehdinî li-ahseni'l a'mâli ve ahseni'l-ahlâki. Lâ yehdî
li-ahseniha illâ ente. Ve kınî seyyie'l-a'mâl ve seyyie'l-ahlâk. Lâ
yakî seyyiehâ illâ ente.
(Namazım,
ibâdetim hayatım ve ölümüm âlemlerin Şeriksiz Rabbi Allah içindir.
Ben bununla emr olundum. Ben bu emre teslim olanların ilkiyim.
Ey Allah'ım, beni amellerin ve ahlâkın en iyisine sevket. Bunların
en iyisine senden başka sevkeden yoktur. Beni kötü amellerden ve
kötü ahlâktan koru, bunların kötülerinden ancak sen korursun."
Hz. Câbir
(radıyallâhu anh) anlatıyor:
"Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm), rükü yaptığı zaman:
"Allahümme leke reka'tu ve bike âmentü ve leke eslemtü ve aleyke
tevekkeltü ente Rabbiye, haşaa sem'i ve basari ve lahmî ve demi ve
izâmi lillâhi Ràbbi'l-âlemin.
(Ey Allah’ım sana rükü yapıyorum, sana inandım, sana teslim
oldum, sana tevekkül ettim. Sen Rabbimsin, kulağım, gözüm, etim,
kanım ve kemiklerim Âlemlerin Rabbi olan Allah önünde haşyette,
tezellüldedir."
(Tezellül:Kendini hor ve hakir gösterme, zillete katlanma.)
Hz. Ali
(radıyallâhu anh) anlatıyor:
"Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) secde ettiği vakit şöyle dua
okurdu: "Allah’ım sana secde ettim, sana inandım, sana
teslim oldum. Yüzüm de, kendisini yaratıp şekillendiren, ona
kulak, göz takan yaratanına secde etmiştir. Yaratanların en güzeli
olan Allah ne yücedir" (Hacc 14).
Hz. İbnu Abbâs
(radıyallâhu anhümâ) anlatıyor:
"Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm) teheccüt namazı kılmak üzere
geceleyin kalkınca şu duayı okurdu:
"Allah’ım, Rabbimiz!
Hamdler sanadır. Sen arz ve semâvatin ve onlarda bulunanların
kayyumu ve ayakta tutanısın, hamdler yalnızca senin içindir.
Sen semâvat ve arzın ve onlarda bulunanların nûrusun, hamdler
yalnızca sanadır. Sen haksın, va'din de haktır. Sana kavuşmak
haktır, sözün haktır. Cennet haktır, cehennem de haktır.
Peygamberler hàktır, Muhammed (aleyhissalâtu vesselâm) de haktır.
Kıyamet de haktır.
Allah’ım! Sana teslim oldum,
sana inandım, sana tevekkül ettim. Sana yöneldim. Hasmına karşı
senin (bürhanın) ile dâva açtım. Hakkımı aramada senin hakemliğine
başvurdum. Önden gönderdiğim ve arkada bıraktığım hatalarımı affet.
Gizli işlediğim, aleni yaptığım, benim bilmediğim, senin benden daha
iyi bildiğin hatalarımı da affet! İlerleten sen, gerileten de
sensin. Senden başka ilah yoktur".
Ahmed HULÛSİ-
AKIL VE İMAN-Sayfa:72-73
"Nefs"inin
hakikatını bildikten sonra da, nefsinin hakikatına ermesi
için dahi, o hakikatı yaşayan birini bulup, ona varlığını teslim
etmesi gerekir; ki, bu teslimiyet gerçekte kişiye değil, "ALLAH"a
olan teslimiyet tir!...
Çünkü o hakikatı yaşayan kişide gören göz, söyleyen dil. işiten
kulak, tutan el, yürüyen ayak "ALLAH"`a aittir. Dolayısıyla,
bu vasıflarla vasıflanmış kişiye olan teslimiyet ancak ve ancak
"ALLAH"'a olan teslimiyet tir!.
"ALLAH"a
teslimiyet, hayaldeki, varsayılan bir kavrama teslimiyetle olmaz!..
ALLAH"a
teslimiyet RASULULLAH`a
teslimiyet ile mümkündür:
"ALLAH`A VE RASULE UYUNUZ"
ayeti bunun sonucudur.
Ben kendi düşüncemdeki "ALLAH"a teslim oluyorum, diyen kişi;
ben Rasûlullah’ı kabul etmiyorum, ben Rasûl’süz "ALLAH"'a
teslim oluyorum diyen kişiye benzer!
Halbuki; Rasûlullah’a gerek olmadan "ALLAH"a vâsıl olmak, "ALLAH"ı
bilmek idrak etmek hiç mümkün değildir!
Derleyen: Hamdi Cenik
İstanbul -06.12.2005
http://sufizmveinsan.com
|