Kayıt için burayı tıklayın




ünümüzün bilim adamları ve bilim çevreleri astroloji konusuna kesinlikle sıcak bakmamaktadırlar. Bunun en büyük nedeni de bilimsel temellerimizin Beş duyu skalasına göre dizayn edilmiş olması, yani tüm fiziko-matematik yasalarımızın orjin olarak madde varsayımına (kabulüne) dayanmasıdır. Bu yüzden de konu Astroloji olunca, gök cisimlerinin birbirlerine uyguladıkları Gravitasyonel çekimi (kuvveti) yasalarınca değerlendirmeye tabi tutulmaktadır.

Gerçekten de bu yasalara göre örneğin ayın dünyamıza uyguladığı gravitasyonel çekimi hesapladığımızda ancak birkaç metrelik gel gitleri oluşturmakta, bir Merkürün , Jüpiterin...vb. gök cisimlerinin uyguladıkları gravitasyonel etkisi ise hemen hemen hiç yokmuş gibi ihmal edilebilir bir konumdadır. Elektromagnetik kuvvetin madde ile etkileşimleri ise hesaba bile alınmaz. Çünkü Makro uzayda geçerli olan kuvvet, gravitasyonel kuvvettir. Dolayısıyla da Astroloji batıl konumuna düşmektedir.Oysa, geçmişte yapılan gözlemlerle bugünkü istatistiksel hesaplar astrolojinin doğruluğunu gösterdiğine göre nerede yanlış yapılmaktadır? Bunun cevabını QUANTUM POTANSİYEL ETKİ kavramında bulabiliriz. Bu kavrama göre evrende var olan her şey, bir bilgidir. Dolayısıyla bir cisim, diğer bir cisme kuvvet uygulamıyor, onu sadece bilgilendiriyor demektir. Bu durumda elektromagnetik dalgaların maddeyle olan etkileşimi de açıklanmış olmakta.

Uzaktan kumandalı bir arabanın, kumandasından gönderdiğimiz mesaja göre hareket etmesi anlatılanların somut bir örneği olarak gösterilebilir. Kumanda ile elektromagnetiksel bilgiyi arabanın anteni vasıtasıyla arabaya yükleyelim. O da bu bilgi ile hareket etmeye başlasın. Burada kuvvetin neden olduğu bir etkileşim değil,bilginin ona yüklenmesi söz konusu.

Dolayısıyla, evrenin dört temel kuvvetinin de bilgilendirme işlevi gördüğünü söyleyebiliriz.

Dünya ve üzerinde var olan maddesel yapı, zodyak denen takım yıldızlardan gelen Elektromagnetik dalgaların gezegenler tarafından yansıtılarak oluşturulduğu girişim deseninin maddesel olarak algılanmasından ibarettir. Ve burçlardan gelen dalgalar, bu girişim desenindeki dalgasal formu bilgilendirerek maddesel dünyada ya da Dünyamızda fiziksel oluşum, etkileşim olarak açığa çıkar. Burçların ve gezegenlerin de birer bilgi (dalgasal form) olmasına karşın...

Kenan Keskin
18.04.2000


Üst Ana sayfa e-mail