· Birini mevkiinden çıkarırsan, bir müddet geçtikten sonra suçunu affet. Ümit besleyen kimsenin muradını vermek, mahpusun bağını çözmekten bin kat iyidir... ·
Allah’ın emrinden dışarı çıkma ki, senin emrinden de hiçbir
şey dışarı çıkmasın... ·
Çoban uyumuş, kurt da sürüde: Bu hal akıllı kimselerin beğeneceği
şey değil... ·
İnsan iyilik ümidi ve kötülük korkusu dolayısıyla aklın
gereğini benimser... ·
Kendisinden fazlasıyla iyilik gördüğün kimseye fenalık
etmen insanlık değildir... ·
Kurdun kafasını, halkın koyunlarını paraladıktan sonra değil,
önce kesmek gerekir... ·
Bir kimsenin günahı üzerine hiddetlenirsen onu cezalandırmadan
önce iyi düşün taşın. Çünkü Bedahşan la’lini kırmak kolaydır,
lakin kırılan şeyi sonradan eklemek imkansızdır... ·
Hedefe, okun gezi elindeyken nişan ol, ok yaydan fırladıktan
sonra değil ·
Aradan bir nice zaman geçmedikçe insanın içyüzü anlaşılmaz... ·
Düşman bir kusur bulunca, büyüklerin kalplerini dağlar. Ateş,
ufacık şeyle de alevlenir fakatkoca koca ağaçları tutuşturmak mümkündür... ·
Gönül sır zindanıdır. Ama bir kere söyledinmi, sır artık
zincire girmez... ·
Günahsız olan, pervasız konuşur. Muhtesip dolaşırken
gocunanlar, terazilerinde dirhem taşı noksan olanlardır... ·
Hiddetle hemen kılıca sarılan kimse sonra esefle elinin ardını
dişler... ·
Öfke, pusudan askerini saldırttığı zaman, ortada ne insaf
kalır, ne takva, ne de din kalır. Ben şu göklerin altında, bunca
meleği ürküten böyle şeytan görmedim... ·
Eşeğini düşman, vergisini de sultan alıp gittikten sonra o
memleketin tacında, tahtında ikbal kalır mı? ·
Bir düşmana üstün geldiğin zaman onu incitme, zaten kendi
derdi kendine yeter. ·
Büyük kalarak yaşamanın şartı odur ki her küçüğün kim
olduğunu bilesin... ·
Herkesin huzurunu kendi rahatına tercih eden kimseye ne mutlu. Hüner
sahipleri, başkalarının gamını çekmekten kendi keyiflerine bakamamışlardır... ·
Yolda laf atmak değil, adım atmak lazım. Yürümedikten sonra
lafın manası kalmaz... ·
Elalem harman kaldırırken, vaktiyle tohum ekmemiş olmak ne gevşekliktir... ·
Salih adam dilenirse ancak kendi nefsinden dilenir ve ondan hırsı
terk etmesini ister. Çünkü, her saat “ ver “ diyen bir nefis,
sahibini zillet içinde köy köy dolaştırır... ·
Derisini parçalasalar dahi, Hudadost hiçbir zaman dostunun düşmanıyla
dost olmaz... ·
Bir tek kıl ibrişim telinden bile zayıftır. Ama çoğalırsa
zincirden bile sağlam olur... ·
Dost gönüllerini derli toplu tutmak, hazine toplamaktan daha
iyidir... ·
Kimsenin işini ayağa düşürme. Mümkündür, sen de onun ayağına
pek çok düşersin... ·
Zorluya tahammül et ki bir gün ondan daha kuvvetli olasın. İnatçının
şerrini iyilikle gider. Himmetin pazısı kuvvetin elinden üstündür.. ·
Efendi davul sesi ile uyanıyor, bekçinin gecesi nasıl geçti,
nereden bilecek.... ·
Padişahken zulmedersen, padişahlıktan sonraa dilenci olursun. ·
Kuvvetlilerin yükünü zayıflar çekerken padişaha tatlıuyku
haramdır.. ·
Kafası Zühal yıldızına değen bir padişahla zindanda
inleyen züğürdü, başlarına ölüm askeri hücum ettikten sonra
birbirinden ayıramazsın.. ·
İdrak kulağından gaflet pamuğunu çıkarmalısın ki, ölülerin
nasihatını duyabilesin. ·
Şer çıkaranlar- yuvasına nadiren dönebilen akrepler gibidir-
gene şer sevdasında giderler... ·
Eğer yiyip yatmaktan başka bir şey bilmiyorsa, adam hayvandan
nesiyle yüksek olur ki? ·
Yolu takip etmeyen bedbaht süvari, doğru yürüyen yayadan geri
kalır... ·
İnan ki, ateşinle gönüller dağlı olunca kıyamet günü
iyilik göremezsin... ·
Düşen her zaman kalkmış değildir... ·
Güneşler, aylar ve ülkeler daha çok zaman parlayacaklar ama
sen mezar yastığından başını kaldıramayacaksın... ·
Bir hükümdar abit olursa ölümle neyi eksilir, mademkiahirette
de padişahtır... ·
Bir kadın zalim olan erkekten çok yüksektir. Köpek de halkı
inciten insandan üstündür. ·
Kendine fenalık yapan ahlaksız,insanlara kötülük yapanlardan
iyidir... ·
Devri kötü olan bir zalim dünyada kalmayacak, ama onun üzerinde
ebedi bir lanet kalacaktır... ·
Çıkrığının ardında ihtiyar kadın lanet ederken, meclisin
baş köşesinden gelen aferinlerin değeri yoktur... ·
Kendi ahlakını düşmanından dinle; dostun gözünde her yaptığın
iyidir... ·
Hastaya şeker vermek günah olur, çünkü ona acı ilaç fayda
verecektir... ·
Ekşi yüzlü adam, insanı hoş tabiatlı, tatlı mizaçlı
dostlarından daha güzel tenkit eder... ·
Senin iyiliğini isteyen kimse, “ yolunda şöyle bir diken var
“ diyendir. Yolunu kaybedene iyi gidiyorsun demek şiddetli bir zulümdür... ·
Ey düşüncesiz, tedbirsiz ve akılsız olan nefis, sen tek
yoksulluğun yükünü çek, ama kendini gamla öldürme... · Bir iş tedbirle olacaksa düşmanın yüzüne gülmek, savaş çıkarmaktan daha iyidir. ·
Değersiz kimselerle savaşmaktan çekin. Ben damlalardan sel
olduğunu çok gördüm... ·
Kaşını çatmamağa çalış, ne kadar zayıf olursa olsun düşmanın
dost kalması daha iyidir. ·
Düşmanı dostundan fazla olan kişinin, düşmanı şen, dostu
mahzun olur. ·
Hizmeti yeni girenin ipini uzat fakat kesme, sonra bir daha yüzünü
göremezsin... ·
Sen kendi kaygını sağlığında çek, hısımların hırsa düşerler
ölenle ilgilenmezler. Parayı, nimeti şimdiden ver, çünkü senindir
ve senden sonra bunlar senin emrinden çıkacaktır. ·
Elinden hayır gelen bir oruç yiyici, dünyaya tapıp yıl orucu
tutan kimseden iyidir. ·
Toprağın altında iken gönlü diri olan bir ölü, gönlü ölü
olarak yaşayan bir bilginden daha canlıdır. ·
Herkes kuvveti derecesinde yük taşır, karıncaya göre çekirge
ayağı ağırdır. ·
Allah eğer hikmetiyle bir kapıyı kaparsa, rahmetiyle başkasını
açar. ·
Amelsiz söz gevşek bir dayanaktır. ·
Marifet kapısı, kendilerine karşı bütün kapıların kapandığı
kimseler için açıktır. Acı yaşamış, acıyı tatmış nice
insanlar cennette eteklerini sürüyerek yürürler. ·
İster merhem sürsün ister yaralasın... Ne hoştur, O’ nun
gamıyla perişan olanın hali.! ·
Kim çalarsa çalsın, cömertin kapısı mutlaka açılır. ·
Nice kuvvetli, nice üstün akıllar vardır ki, aşkın havası
onları mağlup etmiştir. Çünkü sevda aklın kulağını büktükten
sonra, akıl bir daha baş kaldıramaz... ·
Akıl yolu kıvrım üstüne kıvrımlardan başka bir şey değildir
ve arifler katında Allah’tan gayrı bir varlık yoktur... ·
İster yücelik ve mevki olsun, ister zillet ve hapis olsun, ben
bütün bunları Allah’tan bilirim; Ahmet’ten, Mehmet’ten değil... ·
Ey akıllı kimse, hekim sana acı ilaç gönderdiği zaman
hastalıktan korkma. Dost elinden gelen her şeyi iç. Hasta hekimden
daha bilgili değildir... ·
Eğer aşk eri isen kendine değer verme. Aksi takdirde afiyet
yolunda yürü.. ·
Muhabbetin seni toprak etmesinden korkma. O mahvettiği takdirde
sonsuzlaşırsın! Toprağın altında değişmedikçe sağlam taneden
ot bitmez... ·
Seni Allah’a aşina kılacak kimse
kendi benliğinden seni kurtarmış olandır. Çünkü benliğinle
beraber oldukça kendine yol bulamazsın ve bu inceliği de kendini
unutanlardan başkası bilemez... ·
Varlığı perişan olan kimse ne t iz ‘i
fark eder, ne p e s’i. O, bir kuşcağızın ötmesiyle de
feryada geleir... ·
Yüzücülükte yiğit de olsan, elini ayağını ancak çıplakken
kullanabilirsin. Şu halde şöhret, namus ve riya hırkasını sırtından
çıkarmalısın; elbisesiyle suya batan kimse aciz kalır... ·
Dünya alakası Allah’a karşı perdedir ve bir neticesi
yoktur. Sen ancak bağları kopardığın takdirde vuslata
nail olursun... ·
Öğüdü, tesir etmeyeceğini bildiğin bir kimseye verme, ey şaşkın.
Elinden dizgini kaçırmış olan zavallıya, “ oğlum yavaş sür “
denmez. ·
Kişi kendinden üstününü aramayı fırsat bilmelidir. Kendin
gibisiyle vaktini ziyan edersin. Kendi benzerlerinin izinde ancak
kendini beğenmişler yürür... ·
Aşkına sadık olan kimse canına kıyabilendir; yüreksiz adam
kendine aşıktır... ·
Bir kere serden geçen insan, başına taş ve ok yağmuru yağsa
da, dileğinden el çekmez... ·
Seçkin bir akıllı gönülsüz olur; meyvelerle yüklü dal başını
yere kor... ·
Büyüklük gösterişle, lafla olmaz; yücelik dava ile, kuruntu
ile elde edilmez. Tevazu yüceliği arttırır, fakat gurur seni toprağa
serer.. ·
Üstü başı temiz fakat ahlakı kirli olan kişinin cehennem
kapısını açmak için anahtara ihtiyacı yoktur. ·
Eğer mertsen, mertliğinden bahsetme. Sen kendini iyilerden saydıkça
kötü olursun... ·
Allah’ karşı iyi, halka karşı kötü olan akılsızlar,
ibadetlerinin meyvasını yiyememişlerdir... ·
Zühd ü takva ile meşgul ol, ama Muhammed Mustafa’yı geçecek
kadar değil. Siyahlık şöyle dursun, haddinden fazla beyazlık bile
hoşa gitmez... ·
Allah’tan çekinen günahkar, gösteriş yapan abitten çok
daha iyidir... ·
Kalbi kırılanın sözü sert olur... ·
Her kim çirkin huyundan vazgeçerse, cennette sonsuz bahtiyarlıklara
ulaşacaktır. ·
Düşmanın derisini yumuşaklıkla yüzebilirsin. Sertlik gösterdin
mi, dostun bile sana düşman olur. ·
Tatlı söz karşısında büyükler gönülsüzleşirler,
kafalarını dikmezler; küçükler de başlarını eğerler. Başarı
tatlı dille elde edilir. Hırçın tabiatlı kimse daima ısdırap çeker... ·
Çirkin tabiat, adamı cehenneme götürür. Çünkü iyi huy
cennetten gelmiştir. ·
Tek ırmak kenarından sıcak su iç de ekşi suratlının soğuk
gül şerbetini içme. Yüzü sofra gibi karmakarışık olan bir adamın
ekmeğini tatmak haramdır.. ·
Hüner sahipleri, cefa gördükleri halde muhabbet gösterirler. ·
Soysuzlara karşı soysuzluk etmek mümkündür. Lakın, insan
olanın elinden köpeklik gelmez. ·
Tahammül sana önce zehir gibi görünür. Fakat tabiatına kök
salınca bal kesilir... ·
Azametli adam kurum satar; çünkü büyüklüğün yumuşaklıkta
olduğunu bilmez. ·
Allah yolunun yiğitleri, bela okuna hedef olanlardır. Onlar
kibir külahını atmışlar, yücelik tacıyla başlarını yükseltmişlerdir. ·
Sen zebun ol da derini yırtsınlar. Çünkü gönül sahipleri küstahların
yüklerine katlanırlar. Allah adamlarının toprağından testi
yapsalar, halk onu melamet taşıyla kırar. ·
Sel heybetle aktığı için yukarıdan aşağı tepesi üstü düşer.
Halbuki çiğ damlası küçüz ve acizdir; bu sebeple gökyüzü onu
muhabbetle alır, a y y u k’a çıkarır... ·
Methü sena ipiyle kuyuya inme, Hatem gibi sağır ol da kendi ayıplarını
dinle. ·
Eğer, şu arif geçinen adam gerçekten dostunu tanısaydı, düşmanla
çekişmeğe vakti kalmazdı. Allah’ın varlığından haberi olsaydı,
bütün halkı yok bilirdi... ·
Düşman sözü ağırına gidiyorsa dikkat et de onun ayıpladığı
şeyleri yapma. Benim için iyi şeyler söyleyen kimse, ancak kusurumu
bana açıkça gösterendir. ·
Sen kendinden bahsetme ki, seni başkaları övsünler. Kendini
övdüğün takdirde bunu başkalarından bekleme. ·
Ecel günü zırhı delen ok, eceli gelmeyenin gömleğinden bile
geçmez. ·
Bilgin ne kadar çalışırsa çalışsın, canını ecelden
kurtaramaz. Cahil de, ne kadar uygunsuz şeyler yerse yesin, ölmez. ·
Kıyısı görünmiyen bir suda, yüzücünün gururu işe
yaramaz. ·
İnsan olmak isteyen kişi önce nefsinin köpeğini susturur. ·
İnsana hüner, fazilet, din ve olgunluk gerek. Mevki, mal dediğin
şey bir gelir, bir gider... ·
Murada ermedim diye düşüne düşüne kalbini yakma, kardeşim.
Çünkü her gecenin gündüzü vardır. ·
On adam mikdarı konuşan cahilden çekin. Bilginler gibi bir söyle,
pir söyle ·
Meydana çıktığı zaman yüz kızartacak olan bir sözü
gizlice niçin söylemeli? ·
Elalemin kötülüğünden bahsettiğin takdirde, sözün doğru
olsa bile, özün kötü sayılır.. ·
Elalemi ayıplarıyla anan bir kimsenin senden de teşekkürle
bahsedeceğini zannetme. ·
Kimsenin hoşuna gitmese bile, sen faydasına inandığın bir sözü
söyle. Onu bugün dinlemeğen cahil yarın pişman olacak... · Velhasıl dünyada kimse kimsenin elinden, dilinden kurtulamaz. Dile düşen için biricik çare sabretmektir. · Günahlarından şu anda kork kıyamet günü kimseden korkun olmasın.
|
|