HAYAT SERMAYESİ - Din Eğitimi ve Yaz Kursları

Dr. Hüseyin Emin Sert
 

Din, insana kendi kendini gerçekleştirme imkânı sağlayabilecek, güçlü bir potansiyele sahiptir. Din eğitimi, kişilik üzerinde müspet tesirler bırakarak onu kuvvetlendirmekte ve kişilik bütünlüğünü sağlamaktadır. Çünkü insanın manevi yönünün mimarı; din, değer ve inançlardır. Din eğitimi, insan şahsiyetinin en iç tabakalarına kadar nüfuz ederek ferdin vicdanında, oradan hareketle de azalarında kendisini gösterir.  Bunlar güzel ahlak olarak fert ve toplum hayatına yansır. İman ve din eğitimi sayesinde Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in zamanında tarihin en büyük toplumsal değişimi sağlanmış, cahili Araplar asr-ı saadet insanları haline gelmiştir.

İnsanların manevi yönü, hakiki din eğitimi ile takviye edilmezse, cemiyette birçok problem yaşanır. Din ve değer hükümleri bir cemiyete hâkimse, dinin kültüre tesiri daha değişik bir veçhe kazanarak, günlük hayata ilahi bir güzellik yansır. Bunun aksine din ve ona bağlı değer hükümleri yozlaştırılıp diğer kültürlerin bazı unsurlarına uydurulmaya çalışılırsa karmaşa ve fitne ortaya çıkar. Bu durum, son ve mükemmel bir dinin mensubu olduğunu düşünenler için ciddi bir zaaftır.  İnsani ve yozlaşmış kültürü, din gibi algılayıp tabu haline getirmek ise, dine yapılabilecek en büyük zulümdür.

İnsan aldığı eğitim nispetinde hayatta başarı elde edebilir. Evet, eğitim kişinin kendini tanımasına yardım eden, yaratılışını koruyan, onu geleceğe hazırlayan, sosyal uyum içinde yaşamasına zemin oluşturan çalışmalar bütünüdür. Bu maddi sahadaki eğitimin daha mükemmeli, manevi ve din sahasında da tatbik edilmelidir. Çocuklarımızı neticesinde iş bile bulamayacakları fani hayat üniversitelerine hazırlama noktasındaki maddi imkân ve endişelerimizin, ne kadarını ebedi hayatı kurtaracak din eğitimi için taşıyoruz?

Din eğitimi, insanın duygu ve düşünce hayatının değişmesine yardımcı olan, hareket ve davranışlarını yönetip kontrol eden, iradesini düzenleyen özelliğiyle de ciddi ve önemli bir ihtiyaçtır. Çünkü insanoğlunun eğitime ve eğitilmeye ihtiyacı vardır. Bu ihtiyaç, kısa zaman dilimleri içinde sonuç alınacak bir meşgale değildir. Eğitimde başarılı sonuçlar daima belli zaman dilimine ihtiyaç duyar. Bu sebepledir ki, eğitimde sabır, metanet, süreç ve diyalog önemli unsurlardır. Her türlü eğitim ihmal edilmemesi gereken bir yükümlülüktür.

Çocuğun maddi ve manevi gelişiminde anne babaların birlikte, çelişkisiz ve tutarlı olmaları çok önemlidir. Aksi takdirde bu farklılıklar ve anne babanın çelişkili davranışları çocuk tarafından kullanılabilir. Bu noktada söz ve davranış uyumu da önem arz etmektedir. Hanımların ev işleri ve neslin eğitimi ile bizzat meşgûl olmaları, onların şerefini müstesnâ bir şekilde artırır. Çünkü ilk ve en mükemmel eğitimci annelerdir. Kızları eğiten, anneleri eğitmiş olur, onlar da bir nesli şekillendirir. Ancak bu eğitim hak ve hakikatten uzaklaştıran ve yozlaştıran değil, manevi değerler ile buluşturan bir eğitim olmalıdır.

İnsanı insan yapan eğitimin en önemlisi de din eğitimidir. Çünkü insanı yöneten manevi değerler ve iman duygusudur. Bunun en önemli ve doğru kaynağı da ancak hakiki din eğitimi ile sağlanabilir.

Toplumumuzun din eğitiminin kaynakları sınırlıdır. Okullarımızdaki bir iki saatlik din kültürü ve ahlak bilgisi dersleri yeterli olmadığı halde bazıları tarafından tartışılır hale gelmiştir. Çokları bu eksikliği haklı olarak yaz kursları ile kapatmaya çalışmaktadır. Bu kurslar, insanımızın ihtiyacını karşılayacak hale getirilmelidir. Sadece dua ezberletmenin ötesinde, günlük hayatı bir Müslüman olarak anlamlandırma ve yaşayabilme becerileri kazandırma noktasında gayret sarf edilmelidir. Din ve İslam kardeşliği şuuru ve İslami dünya görüşünün oluşturulması noktasında gerekli tedbirler alınmalı ve programlar yapılmalıdır.

İlmihal bilgileri denilen kişinin yaptığı veya yapacağı iş ile ilgili bilgileri öğrenmesi farzdır. Bu noktada hem velilere, hem öğreticilere ve özellikle hayatı anlamlandırma çabası içindeki çocuk ve gençlerimize önemli vazifeler düşmektedir. Aksi halde sahip çıkmadığımız çocuklarımızın gönül ve beyinlerini başkaları şekillendirir. Bunun neticesinden hepimiz zarar görürüz.

 

 
 
Elâzığ - 26.06.2007