ünümüzün
bize ulaştırdığı müsbet ilim yönündeki veriler, bir
anlamda takdir-i ilahi, Hz. Resûlullah’ın “Allah
var, onunla beraber hiçbir şey yok” sözüyle açıkladığı
Teklik kavramını önemli ölçüde kolaylaştırmış, daha
anlaşılır hâle getirmiştir.
Bugün,
sayısız varlığın, sırasıyla moleküllerden, atomlardan,
atom altı parçacıklardan ve sonsuz
enerji denizinden meydana geldiğini, yoğunlaşma sonucunda beş
duyu ile algılanabildiğini biliyoruz.
Tek’in Cehennem’de yanıp yanmayacağı sorusuna geçmeden önce, mevcûd âlemin,
Allah’ın Sıfatları ve Esması dolayısıyla
var olduğunu, Mutlak Yaratıcının hangi mânâları
seyretmeyi murat etmişse, o mânaların fiile dönüşürken
belli bir suret veya kalıpta ortaya konduğunu hatırlamamız
gerekiyor.
Varlık
tek olmasına karşın, sonsuz mânâların ayrı ayrı birimler
tarafından izhar edilişi ya da algılanışının, O’nun
hikmeti icabı, sürekli etki yaratan bir konum arz etmesinin
sebebi budur.
Efal (çokluk)
âlemi, Kur’an’da belirtildiği üzere, bir sistem, düzen
ve yaşam şartları içinde hüküm sürmektedir. O sistem içinde,
her bir birim sorumlu tutulurken, sonsuz mânâyı içeren
suretler, varoluş gayesi doğrultusundaki hareket programını
dıştan değil, özünden almış durumdadır.
Genetikten,
kültürden, tarihten, sosyal dokudan sıyrılan ve anlatılan
gerçeği bilgi düzeyinde de olsa yakalayarak prensipleri analiz eden birim, mantığının tezahürü olan
şu soruyu sormayı da ihmal
etmez:
Madem ki
varlığın aslı Hak, yani Tektir;
O hâlde,
Hak Cehennem’de nasıl yanar?
Böyle
bakarsak, Cehennem, niteliğini kaybetmiş olmaz mı?
Bu yanlı
sorularla, Cehennem’in inkârına kadar gidilmekte,Vahdet /
Teklik anlayışı yanlış değerlendirilmektedir.
Gelelim,
konunun açıklama yönüne...
Varlık
tek olmasına karşın, senin yapın bir Esma terkibidir.
Cehennem dahi böyle bir terkiple meydana gelmiştir.
Her yapının aslı Esmaya dayalı olduğundan bir terkibin diğerini etkilemesi olağandır.
Örneğin ateşin kâğıdı yakması, suyun veya belirli bir
formülle hazırlanan köpüğün ateşi söndürmesi, buzdolabında
saklanmayan yiyeceğin bozuluşu gibi...
Kısacası, olay farklı atom terkiplerinin diğer atom
terkiplerini etkilemesidir.
Cehennem’ de kişinin azap duymasının nedeni, farklı Esma
terkibinden oluşan bir ortamdan, yapıdan etkilenmesidir.
İşin enteresan yanı, göreceli bir yaşamı asla terk
edemeyen, aşamayan insanın, yine Esmanın varlığı ile var
olan ancak onların kaydından kurtulabilen, “B” nin sırrına
vakıf, zebun edici melekler tarafından azaba uğratılmasıdır.
O
ortamda insanın kurdu, bu nitelikteki yapılardır.
İstanbul
- 25.5.2000
http://afyuksel.com
|