Dünyanın
Güneşin çevresinde dolaşırken, kuzey kutbunun belirli bir süre Güneşe,
sonra da ters yöne yatmasıyla, insanda bir rahatsızlığın ortaya
çıktığını bilimin ışığında öğreniyoruz. Dünyanın
kendi
etrafında dönmesinin ifadesi olan mevsim
dönüşümleri sırasında artış gösteren,
diğer zamanlarda da sıkça rastlanan bu hastalığa
"Depresyon" adı verilyor...
Bilincin, kendi
dilinden anlatım biçimi diyebileceğimiz özelliklerinin dört ana
grubunu temsil eden mevsimler
içinde, özellikle, hava şartları dolayısıyla iletişimin ve tüm ''düşünsel''
ulaşımın felce uğradığı, örtücü
Kar mevsimi olan kışta daha çok görülmekte depresyon...
Ağır ruhsal
darbelerin yanı sıra; hayat enerjisi, canlılık, istek, coşku,
irade gibi yaşamsal güçleri artıran Güneşin kozmik ikramlarındaki,
mevsimlere göre beliren farklılıkların, vücutta MELATONİN
HORMONU seviyesinde düşüş meydana getirmesi gibi etkenlerle ortaya
çıktığı biliniyor.
Algılamadaki
kararlılığı(İdraki) ifade eden güneşin ışınlarının, sanal
alemin bir parçası olan ''dünya’’ya
en zayıf konumda ulaştığı kış döneminde; idrakin oldukça zayıflaması
depresyonun betimleyici detaylı özelliklerinin deşifre edilişi
gibidir. Bu konum, herhangi bir
bedensel rahatsızlık olmadığı halde, kişilerin kendilerini
isteksiz, yorgun, bıkkın, hayata küskün, panik içinde ve çaresiz
halde hissetmelerine yol açar.
Ayrıca, benzer
duygular astrolojik etkilere bağlı olarak, ergenlik ve yaş dönümü
devresinde de sıklıkla karşımıza çıkar...
Güneşin güz
ılımı noktasında, yani Terazi burcunun ilk derecesinde başlayan
belirtiler, bireyin istidat ve kabiliyeti yönünde değerlendirilir.
Her ne kadar bu tesirler ortak olarak alınırsa da, bireylerdeki biçimi
ve şiddetinin aynı şekilde gözükmemesi, kozmik etkileri değerlendiren
beynin programı ve yansıtışı ile alakalıdır.
Şartların
elverdiği ölçüde, zaman içinde pek çok kişide dengenin
kurulması mümkün olabileceği gibi, birçok insanda da
tedavi gerektiren haller dahi ortaya çıkabilir.
‘Hazan dönemi’
diye de bilinen sonbahar aylarında, düşünsel boyutta yeni üretimlerin
meydana getireceği dönüşüm nedeni ile yaşanabilecek ruhsal
sorunlara karşı, uzmanların
ilginç önerileri var:
Örneğin, Psikiyatri uzmanı Dr. Nihat Alpay, mevsim değişikliklerinin
insan organizması üzerindeki etkilerinden söz ederken o süreçte
genellikle huzursuzluk, uykusuzluk ve depresyon olaylarına sık
rastlanıldığını vurguluyor ve bu durumdaki kişilere sporu
tavsiye ediyor.
Psikolog Suna
Tanaltay’ın reçetesi ise aşk ...
Tanaltay, bahar aylarında duyguların kıpır kıpır olduğunu,
bunun kan dolaşımında, vücut fonksiyonlarında gözlenen değişikliklerden
kaynaklandığını belirtiyor...
Ancak, bu önerilerin, sorunu meydana getiren temel noktaları değil;
o noktaların oluşturduğu belirtileri
bertaraf edici özellikte olabileceği, asıl kaynak niteliğindeki
''nokta'' ya ulaştırmayacağı gözden kaçmamalıdır.
Bilimsel
veriler, mevsim değişikliklerini önemli bir faktör olarak alırken,
başka alt etmenlerin varlığını da kabul etmektedir.
Bütün
bunlar; kromozomatik yolla bireye intikal eden ve farklı
frekanslardaki, değişik mânâlar taşıyan titreşimlerin beyinlere
ulaşması ve değerlendirilmesi
sonucudur.
Ahmet
F. Yüksel
Londra - 26.02.2000
|