Grip, Influenza adı verilen bir virus tarafından oluşturulan, ani olarak 39°C üzerinde ateş, şiddetli kas ve eklem ağrıları, halsizlik, bitkinlik, titreme, baş ağrısı ve kuru öksürük gibi belirtiler ile başlayan bir enfeksiyon hastalığıdır. Daha sonra hastalık tablosuna boğaz ağrısı, burun akıntısı, hapşırma, gözlerin akması ve kanlanması gibi belirtiler eklenir ve bazı vakalarda da karın ağrısı, bulantı, kusma görülebilir. Ateşin 39°C nin üzerinde olması, şiddetli kas ağrıları ve halsizlik nedeniyle hastalığı ayakta geçirmek olanaksızlaşmakta ve hastaları mutlaka 3-7 gün yatağa mahkum etmektedir. Yaklaşık bir hafta içinde belirtiler kaybolmakta ancak halsizlik belirtilerin kaybolmasından sonra da devam etmekte, hatta 2 hafta kadar sürebilmektedir. Özellikle çocuklarda, yaşlılarda ve kalp hastalığı, akciğer hastalağı, böbrek hastalağı, şeker hastalağı gibi kronik hastalığı olan kişilerde çok daha ağır seyretmekte ve ölüme kadar varabilen ciddi sonuçlara yol açmaktadır. Bu kadar ciddi tablolara yol açabilen Grip halk arasında çok sık olarak soğuk algınlığı ile karıştırılmaktadır. Soğuk algınlığı ateş yükselmeden, hafif kırgınlık, burun akıntısı, hapşırma gibi belirtiler ile kendini gösteren, halsizliğe yol açmadığı için yatak istirahati gerektirmeyen bir hastalıktır ve Grip ile kesinlikle karıştırılmamalıdır Ayrıca Grip, özellikle çocuklar ve yaşlılarda ikincil enfeksiyonlara zemin hazırlamakta ve orta kulak iltihabı, zatürre, beyin zarı ve beyin dokusu enfeksiyonları gibi komplikasyonlara neden olmaktadır.
Bu  kadar özelliğin üstüne hastalığın spesifik tedavisinin olmadığını da eklersek ne kadar önemli bir sorun ile karşı karşıya olduğumuz daha iyi anlaşılmaktadır.
Her yıl toplumda kış aylarında %20’lere kadar varan oranlarda grip hastalığına rastlanır.
Özellikle  ciddi komplikasyonlardan korunmak ve işgücü kaybını engellemek için grip aşısı başarıyla uygulanmaktadır.
Grip Hastalığı Yönünden Risk grubunda olanlar?

50 yaş ve üzerindeki insanlar
Sağlık çalışanları
Astım, KOAH gibi kronik akciğer hastalığı olanlar
İmmün sistemi baskılanmış olanlar (organ nakli hastaları, bazı otoimmün hastalıkları olanlar, kanser hastaları, AIDS vb.)
Böbrek hastaları
Şeker, kalp hastalığı ya da buna benzer sürekli bir sistemik hastalığı bulunanlar
Grip hastalığı açısından risk altındadırlar ve aşılanmaları gerekir. Ayrıca riskli insanlara hastalığı taşıma riski olanlar ile hasta olmak istemeyen tüm insanlar da aşıdan yararlanabilirler.
Grip aşısı pek çok aşı gibi iğne ile enjeksiyon şeklinde uygulanır. Aşı içerisinde öldürülmüş virüsler vardır. Vücut artık hastalık yapma yeteneği bulunmayan bu virüslere karşı bir savunma cevabı geliştirir. Bu önceden hazırlanmış cevap canlı virüsle karşılaşıldığında süratle vücudun reaksiyon vermesini sağlar. Böylece canlı grip virüsü bu ciddi direnç karşısında vücuda girme ve yerleşme başarısı gösteremeyerek etkisiz kalır. Ancak grip virüsünün çok kolay yapı değiştirebilen bir formda olması ve böylece her yıl daha değişik bir form ile hastalık oluşturmaya çalışması yüzünden grip aşısı her yıl o yıl için hastalık yapması beklenen virüs tipine göre yeniden hazırlanır. Bu nedenle gripten korunmak için her yıl tekrar o yıl için hazırlanmış aşı ile aşılanmak gerekmektedir.
Grip aşısı grip mevsiminin başlangıcında (Ekim – Kasım aylarında) uygulanmalıdır. Daha sonra da aşı yaptırmak mümkün olsa da etkinliği konusunda şüpheler vardır.
Aşıya Rağmen Grip Olunabilir … Grip aşısının etkinliği ortalama % 70-90 kadardır. Her yıl Dünya Sağlık Örgütü önderliğinde bir grup bilim adamı bilimsel verileri göz önüne alarak o yıl salgın yapması beklenen grip virüsü tiplerini belirlemeye çalışırlar. En olası 3 tip virüs seçilerek açıklanır ve o virüs tiplerine karşı da süratle aşı üretimi yapılır.

65 yaş üzerindeki kişilerde aşının koruyuculuğu daha da azalmaktadır. Ancak yaşanan bir gerçek aşılanmasına rağmen grip hastalığına yakalananlarda hastalık daha hafif geçmekte ve hastalık komplikasyonları da çok daha nadir ortaya çıkmaktadır.

Grip aşısı 6 aylıktan büyük her insana güvenle uygulanabilir. Aşının bir kaç önemsiz yan etkisi vardır. Herkeste görülmeyen bu yan etkiler; hafif ateş, kısa süreli yorgunluk, kas ağrıları ve aşının yapıldığı yerde ağrıdır.

Az sayıda insanda aşıya karşı alerjik bir reaksiyon görülebilir. Ciddi yumurta allerjisi olanlarda aşının uygulanması riskli olabilir. Bu durumdaki insanlar uygulama için mutlaka doktorlarına baş vurmalıdır.

İstanbul - 19.09.2001
http://sufizmveinsan.com

Popüler Bilim
Kasım 2001