Ticari
havacılık, her yıl milyonlarca yolcuyu güvenli ve rahat şekilde taşımakta,
fakat hekimlerin ilgilenmesi gereken pek çok medikal soruna da neden
olmaktadır. ABD'de eğlence amacıyla uçanlar arasında tedbirsizce
alkol ve ilaç kullanımı nedeniyle her yıl yaklaşık dört bin
kaza meydana gelmektedir.
Hava yolculuğu yapanlarda ortaya çıkan sorunlar, genellikle şunlara
bağlıdır:
1. Barometrik
basıncın değişmesi: Bütün modern jet uçaklarında, süpersonik
de dahil olmak üzere, kabin basıncı 5000-8000 ft.'e göre ayarlanmıştır.
Bu yükseklikte vücut boşluklarındaki serbest hava, yaklaşık %25
civarında genişlemeye başlar ve bazı tıbbi sorunlar çıkarır.
Üst solunum yollarında ödem ve allerji, östaki tüplerini tıkayarak
(Kulak-boğaz arası geçit) orta kulak iltihabı ve sinüzite yol açar.
Sürekli esneme ve burnu tıkayıp yutkunmak, iniş sırasında burun
etlerinde şişmeyi
önleyici burun spreyleri ve antihistaminikler, uçuş öncesinde ve sırasında
söz konusu şikayetleri azaltmak veya korunmak açısından yararlıdır.
Yeni ameliyat olmuş (10 günlük) hastalar ve akciğer kisti olanlar
için uçak yolculuğu sakıncalıdır.
2. Oksijen
geriliminin azalması: Sağlıklı insanlar, 7500ft. yüksekliğe eşdeğer
kabin basıncına rahatlıkla dayanabilirler. Ancak, astım, kalp
yetmezliği ya da bazı doğumsal kalp hastalıkları olanlar açısından
risklidir. Bu gibi yolcular için tüm ticari uçaklarda oksijen
bulunur. Yüksek tansiyonu olanlara yolculuk öncesi hafif bir yatıştırıcı
verilebilir.
3. Karışıklık
(Türbulans) "Taşıt tutması" diye tabir ettiğimiz rahatsızlıktır.
Korunma, tedaviden kolaydır. Hareketsizlik önerilir.
4. Sirkadyen
Disritmi: Saat farkı olan yerler arasında hızlı yolculuk pek çok
biyolojik ve psikolojik soruna sebep olur. Uzun yolculuklardan sonra
24-48 saat arasında dinlenmek ve bu alışma devresinde önemli
kararlar vermekten, taahhütte bulunmaktan kaçınmak gerekir.
Yolculuktan önce, yemek ve uyku alışkanlıklarında hafif değişiklikler
yapmak, sorunu hafifletebilir. Uçuş sırasında kabin neminin düşmesiyle
gelişen dehidratasyon (vücudun su kaybetmesi) için çeşitli sıvılar alınmalı, alkolden
kaçınılmalıdır.
5.Psikolojik
stres: Uçma ve kapalı yer korkusu, psikolojik olup mantığa ve
nedene bağlı değildir. Bazı kişilerde hipnoz ve davranış geliştirme
psikoterapisi uçma korkusunu azaltabilir ya da hafif yatıştırıcılar
verilebilir.
Yurtdışı
yolculuklarda hastalık durumunda bazı sorunlar ortaya çıkabilir.
Her yıl hava yolculuğuna çıkan milyonlarca kişiden otuzda biri
acil durumla karşı karşıya kalır. Sigorta programları ve tıbbi
bakım yetersiz kalabilir.
"Normal şartlar altında" çok konforlu olan hava taşımacılığı,
beklenmeyen durumlar sonucunda bir anda kâbus haline gelebilir.
Gerekli tedbirleri sağlayarak yapılan emniyetli yolculuklar dileğiyle...
Ahmet
F. Yüksel
(Yazar)
& Dr. Işıl Yurdaışık
Londra - 16.02.2000
|