Çocuklarda
en sık görülen bakteriyel enfeksiyonlardan biridir. Her yaş ve
cinste görülür. Kadınlarda yenidoğan dönemi hariç erkeklerden
fazla gözlenir. Yedi yaşına kadar olan dönemde erkek çocuklarda
%1.6, kız çocuklarda %7.8 İYE gelişir. Bakteriler, virüsler ve
mantarlar idrar yolu enfeksiyonuna neden olurlar. Ülkemizdeki böbrek
yetmezliği olan hastaların önemli bir kesimine vezikoüreteral reflü
(mesanede toplanan idrarın böbreklere doğru geri kaçışı) ve böbrek
taşı hastalığı neden olur. Tekrarlayan İYE olan hastalar
bu yönden değerlendirilmelidir.
Özellikle
ilk beş yıl içinde böbrekte enfeksiyon olması kalıcı ve
ilerleyen zedelenmelere neden olabilir. Bu durumun dikkatten kaçması
ve enfeksiyonların kontrol altına alınamaması böbrek yetmezliği
ile sonlanabilir.
Normal
olarak mesanede toplanan idrar böbreğe geri dönmez. Vezikoüreteral
reflü (VUR) (mesanede toplanan idrarın böbreklere doğru geri kaçışı)
mesanedeki mikroorganizmaların yukarı üriner sisteme taşınmasına
neden olur. Tekrarlayan İYE olan çocuklarda %25-50 (ortalama %35)
vezikoüreteral reflü vardır. İYE olmayan çocuklarda VUR %0.4-1.8
arasında görülür. Vezikoüreteral reflüde böbrek enfeksiyonu
gelişimi kolaylaşır.
Çiş
yapmada bozukluk: tipik olarak 3-7 yaşları arasında görülür.
Mesane kasları kontrolsuz, istem dışı-önlenemez-düzensiz bir şekilde
kasılır. Bu hastalarda gün içinde birçok kez ani idrar yapma veya
sıkışma hissi görülür. Mesanenin istemsiz kasılmalarını
engelleyemeyen hasta, idrar kaçırmayı önlemek için bacaklarını
çaprazlar, çömelerek topuğunu idrar çıkış bölgesine bastırır
veya benzeri manevralar yapar. Hastaların büyük kısmında idrar kaçırma
görülür.
İlk
bir yıl içinde ateşli İYE tanısı alan erkek çocukların %90’ının
sünnetsiz olduğu, sünnetsiz erkek çocuklarının sünnetli erkek
çocukları ve kızlara oranla İYE riskinin 10-20 kat fazla olduğu
bilinmektedir.
Anatomik
bozukluk, tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu, hastanın 5 yaşından küçük
olması gibi özel klinik durumlarda tedavinin acilen başlaması
gerekir. Hastanın genel durumu bozuk olduğunda hastanede ve
parenteral (ilacın kas içine veya damardan uygulanması) antibiyotik
verilerek tedavi edilmelidir. Özellikle yenidoğanlar hastanede ve
parenteral antibiyotikle tedavi edilmelidir.
Bir
yaşından büyük, genel durumu iyi, kusması olmayan, ağızdan
beslenmesi yeterli olan çocuklarda oral (ilacın ağızdan verilmesi)
antibiyotik tedavisi yapılır. Ağızdan bol sıvı alınması önerilir.
Tedavinin süresini hekim belirler (7-14 gün).
Genelikle
48 saat içinde iyileşme gözlenmelidir. Aksi halde dirençli bakteri
ile oluşmuş veya idrar yollarında tıkanma zemininde gelişmiş bir
enfeksiyon düşünülmelidir.
Tedavi
tamamlandıktan 2-3 gün sonra idrar incelemesi ve idrar kültürü
tekrar edilir. Tekrarlayan enfeksiyonlarda uygun bir antibiyotik
tedavisinden sonra 3-6 ay antibiyotikle baskılama tedavisi uygulanmalıdır
(hekime danışılarak).
Hekiminizin
belirleyeceği bir takvimde yapılacak tetkiklerle anatomik bozukluk
olup olmadığı, o döneme kadar böbrekte kalıcı hasar olup olmadığı
belirlenebilir.
VUR
olan hastalarda baskılama tedavisi (akşamları yatarken ağızdan
antibiyotik verilmesi) uygulanır. Hekimin belirlediği sıklıkta
idrar tetkiki, idrar kültürü ve diğer tetkikler tekrar edilir.
Takiplerinde bu hastaların bir kısmında açık veya endoskopik
cerrahi düzeltmeler gerekli olabilir.
Uzm.Dr.
Esra Kırsever
İstanbul
- 05.02.2002
http://sufizmveinsan.com
|