Al-i İmran Suresi:
123-
Andolsun, sizler güçsüz olduğunuz halde
Allah size Bedir'de yardım etmişti.
Allah'tan sakının ki, O'na şükretmiş
olasınız.
139-
Gevşemeyin, üzülmeyin, eğer hakikaten
inanıyorsanız, muhakkak üstün olan
sizsinizdir.
140-
Eğer size
(Uhud
savaşında)
bir yara değmişse,
(Bedir
harbinde)
o topluma da benzeri bir yara
dokunmuştu. O günler ki, biz onları
insanlar arasında döndürür dururuz.
(Bu da)
Allah'ın sizden iman edenleri ayırt
etmesi ve sizden şahitler edinmesi
içindir. Allah zalimleri sevmez.
141- Bir
de bu, Allah'ın iman edenleri tertemiz
seçip, kâfirleri yok etmesi içindir.
142-
Yoksa siz, Allah içinizden cihad
edenleri belli etmeden, sabredenleri
ortaya çıkarmadan cennete
girivereceğinizi mi sandınız?
165-
(Bedir’de düşmanı) iki katına
uğrattığınız bir musibet (Uhud’da) size
çarpınca mı: ?
"Bu
nereden" dediniz?
De ki:
"Bu
başınıza gelen kendinizdendir".
Şüphesiz
Allah her şeye kâdirdir.
166-167-
İki topluluğun karşılaştığı günde
başınıza gelen musibet de Allah'ın
izniyledir. Bu da müminleri belirlemesi
ve hem de münafıklık yapanları ayırt
etmesi içindir. Ve onlara: "Geliniz,
Allah yolunda savaşınız veya (hiç
olmazsa) savunmaya geçiniz." denilmişti.
Onlar ise: "Biz savaşmasını (veya savaş
olacağını) bilseydik arkanızdan
gelirdik." demişlerdi. Onlar, o gün,
imandan çok küfre yakındılar.
kalblerinde olmayanı ağızlarıyla
söylüyorlardı. Allah neyi gizlediklerini
daha iyi bilendir.