Şefâat ve Şirk

İbn-i Arabiyi Sevmek

Hac Yolunda
Hac Arafat'tır
Hac Dönüşü Açık Uyarı
Gerçek Kıble
Hz. Meryem
Astrotrafik
Okuyucu ile Sohbet
Organ Naklinde Son Dakika
"Sünnet"
Pareira ve İkra
Melekler Cevap Veriyordu...
Toplumu Kemiren İllet
Sorular...
"Mürşid" ve "Şaki"
Ölümden Sonra Yeniden Doğuşa İnanıyormusunuz
Bilim Dini Etkiliyor
600 Soruda İslam ve Tasavvuf
İngilterede Güneş Battı
Kozmik Takvimde İnsan
O'nun Ahlakı
Beyinsel İşlevler
Sabrı Tavsiye
Edep Ya Hu !..
Oruç Ayı
İnsan Kopyalamaya Doğru
Toplumda Kadının Yeri
Astro - Ay
Allah'ın Ahlâkıyla Ahlâklanmak
Sağlıklı Beslenmede Oruc Faktörü
Esma Terkibi
Descend of Angels (Meleklerin İnişi)
Günah mı, Değil mi?
Cinsellik ve Gen
Etkili Sözler...
Bir Bilene Sordum!...(1)
Dokunma
Işık Tutanlar
Bir Bilene Sordum!...(2)
Mister Reklam
Rotar ve Merkür



(Bu yazı Akşam Gazetesinin okuyucu ile sohbet köşesinde yayınlanmıştır.)


esul ile Nebi arasında fark var mıdır sualini, Resul’lük Nebi’liği de kapsamına alır şeklinde cevaplandırabiliriz.

Resulullah efendimiz hem Resul ,aynı zamanda Nebidir. Kuranda da belirtidiği üzere Hatemen Nebidir, Nebilerin zirve ismidir.

Anlatılan katogorinin dışında kalan, yeni bir kitap ve şeriat getirmeyen, kendisinden önce gelen Peygamberlerin şeriatını devam ettiren Nebiler vardır. Nitelikleri belli düzeyde olan bu tür Nebi’leri diğerlerinden ayrı olarak müteala etmek gerekir.

Gerek Resul’lerin, gerekse Nebi’lerin görevi, Allah’ın tek oluşunu halka anlatmak, Allah’a eş koşmanın mümkün olamayacağını vurgulamaktır. Çeşitli kavimler tarafından çoğu Peygamber olarak dahi kabul edilmeyen, hunharca öldürülen bu insanlardan, sadece yirmi sekizinin adı Kur’an’da geçer. Lokman, Üzeyir ve Zülkarneyn’den ismen bahsedilse bile Resul veya Nebi olarak anılmaz. Şit Nebi’nin adı ise Kur’an’da geçmemekte. Keza Hızır’dan bahsedilirken de isim kullanılmamaktadır.

Bir Peygamberin iç dünyası, yaşadığı ayrı, açıkladığı farklıdır. Bu Velâyet kemalâtında da böyledir.

Hz.Muhammed (s.a.v) ın diğer Nebi ve Resul’lerden kesin bir çizgisi, ayrıcalığı var. Belirttiğimiz şekilde zirve peygamber oluşu, getirdikleri ve ortaya koydukları bu farkın açık delilidir.

Şöyle ki;

Diğer Peygamberler Allahın tek oluşunu vurgularken, O, Allahın Zat’ından bahsederek “Allahın Zat’ını tefekkür etmeyin, günaha girersiniz, varlıklarını tefekkür edin” demektedir.

Zat’ın tek olarak dahi düşünülmesi olanaksız olduğundan, O’nun vasıfsız bilinişi, Esma ve Sıfat yönlü olmasından ötürüdür. Zat sadece, Esma ve Sıfat yönlü bilinebilir. Hadisin işaret ettiği anlam böyledir.

Esma’nın varlığı, yani Allah’ın güzel isimler diye bildiğimiz isimlerin manaları -ki bu isimlerin varlığı her bir birimde mevcut ve yoğunlaşarak İnsan denen birimi meydana getirmektedir. Hz.Muhammed (s.a.v) in önemli bir özelliği de ilk defa İnsanın varlığının Esma’ya dayandığını bizlere bildirmesidir.

Arapçada geçen eşya kelimesi, şeyler’in çoğuludur. Hz.Peygamber’in bu yöndeki duası şudur;

”Yarabbi bana eşyanın hakikatını