Kim
bildi ef'âlini Ol
bildi sıfâtını Bayram
özünü bildi Bileni
anda buldu, Anı
gören zâtındır Nura
müstağrak oldu, Can
içre ara canı, Görünen
sıfâtındır, Kim
ki hayrete vardı, Bilmek
istersen seni HACI BAYRAM VELİ
Bahri
vahdettir, özün, dil gevheri yekdanesi; Nuri
hüsnün pertevine alem oldu cilvegah; Suretinde
biz ki hakkın suretin gördük iyan, Ehli
aşkın gözüne yeksan görünür daima Kevseri
la’li lebin nuş etmeyen Hızr ise ger Sırrı
ekber sahibidir sırrı meyhanem benim; Varlığın
derdine sofi; ister isen ger ilaç, Sat
hezaran canım olsa cümlesi sana feda; ÇELEBİ ŞEYH İSMAİL İ MAŞUKİ * * * Senin
hüsnündür ey dilber, bu aşk ehlin eden hayran, Mezahirde
kamu yüzden cemalindir salan pertev, Senin
zatındürür mescut, ana cümle eder secde, Senin
aşhındürür ancak bu
alemde eden cilve; Ne
surette zuhur etsen seni arif bilür şeksiz, Veli
insan gibi mazhar olimaz zatına hergiz Veli
insan gerek kamil ki ola sana ayine; Hakikat
ehline vechin iyan ender iyan oldu; Şu
dil kim duymıya aşkın, şu göz kim görmiye veçhin: Tutuptur
kuyi gerdunu seraser nalei uşşak, Senin
derdindürür derman bu aşk ehlin belasına, İçenler
camı aşkından geçerler kendü varından ŞARBAN AHMET Kalbin
Allah olduğiçün suretin Rahmandır; Surete
nispet mugayir görünür eşya
kamu, Ayni
Hak oldu vücudum, kaçma ey Hak sureti; Nuş kıldı
çünki ruhum şol şarabı aşkını Kim ki
aşk ile vücudun bildi vü buldu bu gün ŞARBAN AHMET Eyle
ilmullah ile Hakka niyaz, ŞARBAN AHMET Ey
talip olan aşık seyretmeye cananı Ayinei
insani bil sureti Rahmandır, Surette
görünmez can ger derse münafıklar; Mahbub
Temaşasın men’eyler imiş münkir; Sen
nuri dilaradan göz yumsa nola zahit? Ben
hatemi la’linden bir zerre haber bulsam Esrar
sözün “Ahmet” keşfeyleme nidana; ŞARBAN AHMET Görmeyen
can Yusüfun ken’anı bilmez kandedir! Cehdedüp
tavrı beşerden çıkmayan talip bu gün; Cismü
canın sırrını fehmetmiyen avareler İçmeyen
vuslet şarabın yar elinden dembedem Sırrı
canı bilmeyip seyreyliyen sergeşteler Mübtelayı
aşk olup cananesini bilmeyen Can
kulağile işit “ Ahmet “ muhammed nutkudür: ŞARBAN AHMET * * *
Noldu
bu gön lüm, noldu bu gönlüm? Yan
ey gönül yan, yan ey gönül yan; Gerçi
ki yandı, gerçeğe yandı, Sevadı
azam, sevadı azam; Seyri
billahtır, seyri billahtır; El
fakru Fahri, el Fakru Fahri; Bayrami
imdi, Bayrami imdi HACI BAYRAM VELİ
|
|